23. Hukuk Dairesi 2014/4120 E. , 2014/8348 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Sandıklı Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/11/2013
NUMARASI : 2006/56-2013/428
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin yedek üyesi olup 1978 yılında 50.000 TL (eski para birimi) aidat ödediğini, anasözleşmeye göre kooperatiften ayrılanların yerine öncelikle yedek üyelerin alınması gerektiğini, dışarıdan birçok üye kaydı yapıldığı halde davacının asil üyeliğe getirilmediğini, daha önce açılan davada mahkemece lehlerine tazminata hükmedildiğini ve bunun karşılığı olarak 847 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davacıya devredildiğini, fakat bu taşınmazın, tahsisi gereken dükkanın 1/3"ü değerinde olduğunu ileri sürerek, 20.000,00 TL tazminatın davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının asil ya da yedek üye olmadığını, daha önce açtığı davada davacı lehine hükmedilen 5.000,00 TL tazminatın karşılığını aldığını, davanın kötüniyetle ve kooperatifin tasfiyesini engellemek amacıyla açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; davacının 1978 yılında 50.000 TL aidat ödeyerek yedek üyeliğe kaydedildiği, davalı tarafından, aynı iş koluna tahsis edilen iş yerlerine öncelik hakkının davacının olduğu halde dışarıdan usulsüz üye kaydedildiği, bunun üzerine açılan davada davacı lehine 5.000,000 TL tazminata hükmedildiği, ancak takipsiz bırakıldığından bu davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, davaya konu talebe karşılık davacıya ..Ada, ..parsel sayılı taşınmazın 750.000 TL bedelle devredildiği ve devir işlemi sırasında davacının fazlaya ilişkin hakkını saklı tutmadığı, öte yandan normal ödemesini yapan ortağa tahsis edilen arsa değeri ile davacıya tahsis edilen arsa değerlerinin birbirlerine yakın olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.