
Esas No: 2014/35908
Karar No: 2016/213
Karar Tarihi: 12.01.2016
Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/35908 Esas 2016/213 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 13 - 2014/25226
MAHKEMESİ : Diyarbakır 6. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/12/2013
NUMARASI : 2013/644 (E) ve 2013/839 (K)
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanığın aşamalarda üzerine atılı suçu işlemediğini, kamera kaydındaki şahsın birisinin kendisi olmadığını beyan ettiği, 30.04.2013 tarihli CD izleme ve tespit tutanağı içeriğine göre, kamera kaydındaki şahsın ksım sabıkalılarından sanık olduğunun kolluk tarafından yapılan tespiti ile yetinildiği, olay anını gösterir kamera görüntüleri üzerinde görüntü iyileştirmesi çalışması yaptırılıp herhangi bir surette bilirkişi incelemesi yapılmadığının anlaşılması karşısında, öncelikle sanığın dosya içerisinde mevcut teşhise elverişli fotoğrafları ile yine dosya kapsamında bulunduğu anlaşılan güvenlik kamerası görüntülerinin iyileştirmesinin yapılması, bu görüntülerin incelenerek görüntülerdeki şahsın sanık olup olmadığı hususunda kriminal laboratuarı yahut adli tıp kurumuna rapor tanzim ettirildikten sonra tüm delillerin bir bütün halinde değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken eksik araştırmayla yazılı biçimde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1.fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu ve kasten işlemiş olduğu suç dolayısıyla hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık M.. Y..’nın temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.