Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/24837 Esas 2008/8378 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/24837
Karar No: 2008/8378

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/24837 Esas 2008/8378 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/24837 E.  ,  2008/8378 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Çerkezköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 24/09/2007
    NUMARASI : 2003/676-2007/468

    Davacı,  murisinin iş kazası sonucu malüliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine   karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine  karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.                                      
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici nedenlerine göre  davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine,
    2-Dava iş kazası sonucu uğranılan zararın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, yazılı gerekçelerle manevi tazminat istemi yönünden de devanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Davacının 10.3.2003 tarihinde işlerinde çalışırken kazaya maruz kaldığı, müfettiş raporlarına göre olayın iş kazası olarak kabul edildiği, geçirdiği kaza nedeniyle davcının tedavi gördüğü, Yüksek Sağlık kurulu"nun raporu itibariyle de uğranılan maluliyet oranının yüzde sıfır (%0) olduğu, tarafların meydana gelen iş kazasında kusurlarının bulunduğu dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
    Borçlar Konunun 47. maddesine göre manevi tazminat isteme hakkı cismani zarara maruz kalan kişiye aittir. Cismani zarar kavramına maddi sağlık bütünlüğü ile birlikte ruhsal ve sinirsel bütünlüğünde girdiği, sonuç olarak manevi tazminatın olay nedeniyle uğranılan zarar sonucu duyulan acı ve üzüntünün kısmen de olsa giderilmesi amacına yönelik olduğu, haksız zenginleşmeye neden olmayarak uygun bir miktarın takdir edilmesi gerektiği Yargıtay"ın yerleşmiş görüşlerindendir.
    Bu maddi ve hukuki olgular ile birlikte davacının Borçlar Kanunu"nun 47. maddesine dayanan manevi tazminat istemi yönünden, olayda uygun illiyet ve hukuka aykırılık bağı koşullarının gerçekleştiği, değerden zarara uğranıldığı gözetilerek olayın oluş şekline, müterafik kusur oranlarına, husule gelen elem ve ızdırabın derecesine, tarafların sosyal ve ekonomik durumuna, paranın satın alma gücüne, 26.6.1996 gün ve 1966/ 7-7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararının içeriğine, öngördüğü koşulların ve adalet kurallarına göre davacı lehine uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekdiğinden reddine karar verilmesi usul ve  yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 2.6.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.