19. Hukuk Dairesi 2018/1284 E. , 2019/4386 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozmaya uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyizi üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, faturadan kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptalini ve %40"tan aşağı olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takibe dayanak teşkil eden faturanın davalıya tebliğ edilmediğini, davalının takibe konu borca ilişkin olarak 01/05/2007 tarihinde 14.302 USD ödeme yaptığını belirterek, davanın reddini ve davacı aleyhine kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre, temlik veren ... Mer. Mad. İşl. San. ve Tic. A.Ş. yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2016/12645 esas ve 2017/7531 karar sayılı ve 07.11.2017 tarihli kararı ile; "Davacı ... Mer. Mad. İşl. San. ve Tic. A.Ş."nin 26.07.2015 tarihli temlik sözleşmesi ile davadan kaynaklanan alacağını Adaçal End. Mineraller San. Tic. A.Ş."ye devrettiği ve temlik sözleşmesi örneğini mahkemeye bildirdiği anlaşılmaktadır. Temliğin mahkemeye bildirilmesinden itibaren temlik edenin davada sıfatı kalmamıştır. Mahkemece temlik alanın davacı yerine geçtiği kabul edilerek temlik alan yararına karar verilmesi gerekirken aktif dava ehliyeti kalmayan temlik edenin ismi mahkeme kararında gösterilerek temlik eden yönünden karar verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir." gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, takip tarihi itibariyle davalının davacıya 9.793,80 TL borçlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalı aleyhine kabul edilen tutarın %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-İİK’nın 67/2. maddesindeki %40"dan ibaresi, 02.07.2012 tarihinde ve 6352 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile %20"sinden şeklinde değiştirilmiştir. İİK"nın 67. maddesinde değişiklik yapan 6352 sayılı Kanun"un 11. maddesi 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 6352 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile İİK"ya eklenen geçici 10. maddeye göre, bu kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir. Geçici 10. maddesindeki “takip işlemleri” ibaresini takip talebi olarak anlamak gerekir. Bu durumda 6352 sayılı Kanun"un yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden önce yapılmış olan icra takipleri üzerine açılan ve açılacak olan itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatı asgari %40 olarak uygulanacaktır. 6352 sayılı Kanun"un yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden sonra yapılan icra takipleri üzerine açılacak itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatı asgari %20 olarak uygulanacaktır. Somut olayda, icra takibinin tarihi 16.02.2012 olup, 6352 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile İİK"ya eklenen geçici 10. maddesi uyarınca, davacı lehine %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun görülmüştür
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle kararın hüküm fıkrasının (2) nolu bendinde “.. % 20’ si oranında hesaplanan 1.958,76 TL ...” ifadesinin hükümden çıkarılarak, yerine “.. % 40’ı oranında hesaplanan 3.917,52 TL ...” sözcüklerinin yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 17/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.