Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/28873 Esas 2014/15539 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/28873
Karar No: 2014/15539
Karar Tarihi: 23.09.2014

Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2012/28873 Esas 2014/15539 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İstanbul Anadolu 7. (Tuzla 1) Asliye Ceza Mahkemesi, vergi usul kanununa muhalefetten sanık hakkında verilen ceza kararını değerlendirdi. Sanığın defter ve belgeleri vergi denetmenine ibraz etme süreci ve istisnalara yönelik savunması dikkate alınarak, kararın bozulması gerektiği sonucuna varıldı. Kararda, ceza miktarının taksitli ödeme ve eksik hesaplanan maktu vekalet ücreti gibi nedenlerle yasa dışı olduğu vurgulandı. Bu nedenlerden dolayı kararın bozulmasına karar verildi.
Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır:
- 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 139/2. maddesi
- 359/a-2 maddesi
- 5728 sayılı Yasa’nın 276.maddesi
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50 ve 52. maddeleri
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 62. maddesi
- 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 59. maddesi
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 230. maddesi
- 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 321. maddesi

11. Ceza Dairesi 2012/28873 E. , 2014/15539 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2010/162886
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 7. (Tuzla 1) Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 13/11/2008
NUMARASI : 2006/463 (E) ve 2008/1521 (K)
SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet

Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, katılan vekili ile sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak:
1-)Dosyada bulunan bilgi ve belgelerden 23.11.2005 gün, 30904 sayılı defter ve belge isteme yazısını tebellüğ eden şirket ortağı A.. Ç.."in birden fazla şirkete ortak olduğunun anlaşılması ve sanığın, “...şirketin ortağı ve muhasebecisi olan A.. Ç..tebligatı alınca defter ve belgeleri vergi denetmenine ibraz ettiğini söyledi, bu dava açılıncaya kadar ibraz edilmediğini bilmiyordum ..” şeklindeki savunması da dikkate alınarak, A.. Ç.."in bu konuda beyanı alınıp defter ve belgelerin nerede olduğunun sorulması, 213 sayılı VUK.nun 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının tebligattan önce gerçekleşip gerçekleşmediği hususununda değerlendirilmesinden sonra hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiğinin gözetilmemesi,
2-)Kabule göre de;
a-)213 sayılı VUK.nun 359/a-2 maddesinin değişiklikten önceki halinde 6 aydan 3 yıla kadar olan hapis cezası, 5728 sayılı Yasanın 276.maddesiyle yapılan değişiklikle 1 yıldan 3 yıla kadar çıkartılmış ise de, hükmolunan kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın seçenek yaptırıma çevrilmesine karar verilmesi durumunda, maddenin önceki halinde yer alan “hapis cezasının para cezasına çevrilmesinde asgari ücretin esas alınacağına” ilişkin bölümün, değişik halinde yer almaması nedeniyle, 5237 sayılı TCK"nun 50 ve 52. maddelerine göre seçenek yaptırıma çevrilmesi gerekeceğinden, anılan maddenin 5728 sayılı Yasa ile değişik halinin sanık lehine olacağı gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılarak fazla ceza tayini,
b-)Hükmolunan cezadan takdiri indirim yapılırken, suçun işlendiği 15.01.2006 tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK.nun 62. maddesi yerine, mülga 765 sayılı TCK.nun 59. maddesinin uygulanması,
c-)Adli para cezasının taksitle ödenmesine hükmolunurken uygulanan Yasa maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 230. maddesine aykırı davranılması,
d-)Katılan lehine, karar tarihinde yürürlükte bulunun AAÜT"ne göre 500.00 TL yerine, 450.00 TL eksik maktu vekalet ücretine hükmolunması,
Yasaya aykırı, katılan vekili ile sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 23.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.