8. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/2060 Karar No: 2014/4002 Karar Tarihi: 11.03.2014
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2014/2060 Esas 2014/4002 Karar Sayılı İlamı
8. Hukuk Dairesi 2014/2060 E. , 2014/4002 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul 9. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 30/04/2013 NUMARASI : 2013/56-2013/428
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire"ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine Gaziosmanpaşa 2.Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 07.02.2012 tarih ve 2009/410 Esas-2012/119 Karar sayılı kamulaştırmasız elatma ilamına dayanılarak ilamlı takip başlatılmış olup, borçlu vekili İcra Mahkemesi"ne başvurusunda ilama ve yasaya aykırı olarak faiz talep edildiğini, faiz türüne ve oranına itiraz ettiğini açıklayarak takibin iptalini talep etmiştir. Mahkemece, dayanak ilamda hükmedilen alacaklara yasal faiz uygulanmasına karar verildiğinden bilirkişi raporunda yasal faiz üzerinden yapılan hesaplamaya göre, şikayetin kabulü ile 11528,77 TL miktar yönünden icranın geri bırakılmasına karar verilmiştir. Hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Kamulaştırmasız elatma ilamlarında ilamın kesinleştiği tarihe kadar geçen dönem için ilam uyarınca yasal faiz, kesinleşme tarihinden sonraki dönem için ise, 17.10.2001 tarihinde yürürlüğe giren 4709 sayılı Kanun"la Değişik Anayasa"nın 46/son maddesi hükmü uyarınca, kamu alacakları için öngörülen en yüksek faiz oranının uygulanması gerekmektedir. Somut olayda; takip dayanağı kamulaştırmasız elatma nedeniyle tazminat alacağı ilamının 27.12.2012 tarihinde kesinleştiği, 23.01.2013 tarihli icra emrinde ise dava tarihi olan 10.06.2009 tarihinden kesinleşme tarihi olan 27.12.2012 arasında yasal faiz, kesinleşme tarihinden itibaren ise kamusal faiz talep edildiği anlaşılmaktadır. O halde Mahkemece, yukarıda anılan ilkeye uygun olarak hazırlanan 12.03.2013 tarihli ek bilirkişi raporunun 2.seçeneğine göre karar verilmesi gerekirken aksine düşünce ile 1.seçeneği esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.. SONUÇ: Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 388/4 (HMK. m. 297/ç) ve İİK"nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 11.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.