Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/22386 Esas 2010/3935 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/22386
Karar No: 2010/3935
Karar Tarihi: 23.02.2010

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2009/22386 Esas 2010/3935 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2009/22386 E.  ,  2010/3935 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İstanbul 6. İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 06/05/2009
    NUMARASI : 2009/947-2009/959

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    HUMK.nun 443/4. maddesine göre, gayrimenkulün aynına ve buna ilişkin ayni haklara, aile ve şahsın hukukuna dair hükümler kesinleşmedikçe takibe konulamaz.  Bu nevi davalar sonucunda, asıl talebe bağlı olarak hükmedilen, maddi ve manevi tazminatın, boşanma kararının eklentisi olması sebebiyle ilam kesinleşmeden takibe konu edilmesi mümkün değildir. Ancak aynı maddenin 3.fıkrası uyarınca nafaka hükümleri müstesnadır.
    Takibe konu yapılan Kartal 3.Aile Mahkemesi’nin 18.09.2008 tarih ve 2007/428 E. 2008/718 K.sayılı ilamının hüküm fıkrasının 4.bendinde alacaklı lehine aylık 150,00 YTL tedbir nafakasına hükmedildiği görülmüştür. Yukarıda açıklandığı üzere tedbir nafakasının takibe konulması için kesinleşmesine gerek olmayıp, boşanma kararının ferisi niteliğinde olan tazminat alacaklarının ise takibe konulabilmesi için dayanak kararın kesinleşmesi zorunlu bulunmaktadır. Somut olayda yapılan takipte, hükmedilen nafaka, maddi tazminat, yargılama giderleri ve vekalet ücretine ilişkin alacak kalemleri talep edilmiş olup, anılan ilamın kesinleştiğine dair şerh mevcut değildir.
    Bu durumda mahkemece takibin tazminat, yargılama gideri ve vekalet ücretine ilişkin kısmının iptaline, tedbir nafakasına yönelik kısmı için ise takibin devamına karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile ilamın kesinleşmeden takip konusu yapılamayacağından bahisle istemin tümden kabulü isabetsizdir.
    SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 23.02.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.