18. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/8661 Karar No: 2014/9288 Karar Tarihi: 27.05.2014
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2014/8661 Esas 2014/9288 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılan bir dava kapsamında, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenmiştir. Mahkeme tarafından kabul edilen davanın hüküm fıkrasında, tespit edilen kamulaştırma bedeline 4 aylık sürenin dolduğu tarihten itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin bir kararında kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonrasında belirlenen bedele hükmedilmesinin mülkiyet hakkının ihlali olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, 6459 sayılı Kanunun 6. maddesi ile 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkra ile, kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde tespit edilen bedele faiz uygulanması düzenlenmiştir. Yargıtay kararında ise, dava tarihi olan 18.04.2012 tarihi itibariyle dört aylık sürenin dolduğu 19.08.2012 tarihinden itibaren ilk karar tarihi olan 28.05.2013 tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline yasal faiz uygulanması gerektiği belirtilmiştir. Kanun maddeleri ise 6459 sayılı Kanun'un 6. maddesi ile 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesine eklenen fıkradır.
(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2014/8661 E. , 2014/9288 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Bilirkişi kurulunca taşınmazın tarım arazisi niteliğinin kabulü ile olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak bilimsel yöntemle gelirinin belirlenmesinde ve mahkemece buna göre adil ve hakkaniyete uygun bir kamulaştırma bedelinin tespitininde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Anayasa Mahkemesi 1. Bölümünün 19.12.2013 tarih ve 2013/817 sayılı kararında kamulaştırma bedelinin tespiti için açılan davada uzun süren bir yargılama sonunda dava tarihi itibarıyla belirlenen bedele hükmedilmesinin Anayasa"nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiği kabul edilerek mal sahibine tazminat ödenmesi gerektiği belirtilmiştir. Yasa koyucunun da bu hak ihlalini dikkate alarak 6459 sayılı Kanunun 6. maddesi ile 2942 sayılı Kanunun 10. maddesine eklenen fıkrada (yürüklük tarihi 30.04.2013) kamulaştırma bedelinin tescili için açılan davanın dört ay içinde sonuçlandırılmaması halinde tespit edilen bedele bu sürenin bitiminden itibaren faiz uygulanmasına ilişkin düzenleme getirmiştir. Her ne kadar, getirilen bu faiz hükmü maddi hukuka ilişkin olup, aynı Yasanın 29. maddesi gereğince yayımı tarihinden sonra açılacak davalara uygulanması gerekir ise de; 30.04.2013 tarihinden sonra açılacak davalar için yapılan bu düzenleme ile Anayasa Mahkemesi"nin makul süreyi aşan yargılamanın hak ihlali oluşturduğuna ilişkin kararı birlikte değerlendirildiğinde, 30.04.2013 tarihinden önce açılmış ve henüz kesinleşmemiş kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davalarında öngörülen dört aylık yargılama süresinin makul süre kabul edilerek hakkaniyet gereğince taşınmaz malikinin zararının giderilmesi amacıyla dava tarihinden itibaren dört aylık sürenin bittiği tarihten karar tarihine kadar tespit edilen kamulaştırma bedeline faiz uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi doğru değil ise de, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, gerekçeli kararın hüküm fıkrasının (1) numaralı bendinde yer alan "TESPİTİNE" kelimesinden sonra gelmek üzere "32.398,04 TL kamulaştırma bedeline dava tarihi olan 18.04.2012 tarihi itibariyle 4 aylık sürenin dolduğu 19.08.2012 tarihinden itibaren ilk karar tarihi olan 28.05.2013 tarihine kadar yasal faiz uygulanmasına" ibaresi eklenmek suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 27.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.