16. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1223 Karar No: 2016/4972 Karar Tarihi: 05.10.2016
Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2016/1223 Esas 2016/4972 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Yargıtay 16. Ceza Dairesi tarafından verilen 2016/1223 Esas, 2016/4972 Karar sayılı mahkeme kararında; bir kişinin başkasına ait kimlik bilgilerini kullandığı gerekçesiyle TCK'nın 268/1 maddesi delaleti ile 267/1, 62/1, 53/1 maddeleri gereğince mahkum edildiği belirtilmektedir. Ancak, sanığın mağdura ait kimlik bilgilerini kullanması ile ilgili olarak yapılan izinsiz hint keneviri yetiştirmek suçundan açılan soruşturma dosyasının incelenmemesi sebebiyle eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verildiği belirtilmiştir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin TCK'nın 53. maddesindeki bazı düzenlemeleri iptal etmesi sebebiyle kararda bahsi geçen maddeye ilişkin açıklamalar yapılmıştır. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri: TCK'nın 268/1, 267/1, 62/1 ve Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği TCK'nın 53. maddesi.
16. Ceza Dairesi 2016/1223 E. , 2016/4972 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması Hüküm : TCK"nın 268/1 maddesi delaleti ile 267/1, 62/1, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-İzinsiz hint keneviri yetiştirmek suçundan dolayı yapılan soruşturmada sanığın, mağdura ait kimlik bilgilerini kullandığı, buna ilişkin kollukça hazırlanan 2009/1055 sayılı fezlekenin ... Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildiği anlaşılmakla; mağdurun kimlik bilgilerinin kullanıldığı bu soruşturma dosyası veya açılmış ise dava dosyasının aslı veya onaylı örneğinin dosya içerisine alınıp incelenerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Kabul ve uygulamaya göre de; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 sayılı iptal kararı ile TCK"nın 53. maddesindeki bazı düzenlemelerin iptal edilmiş olması nedeniyle bu karar doğrultusunda hüküm kurulmasında zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 05.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.