19. Ceza Dairesi 2019/15378 E. , 2019/9876 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1)Hapis cezasından çevrili adli para cezasının 1 gününün 20 TL"den hesabı sırasında uygulama maddesinin 5237 sayılı TCK"nin 52/2. maddesi yerine TCK"nin 50/1. maddesi olarak gösterilmesi suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
2)Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
3)Davaya konu gümrük kaçağı sigaralar hakkında 11.12.2013 tarihinde tasfiye kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, eşya tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Kanun"un 13. maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK"nin 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi ve dava konusu eşyanın müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmedilmesi,
4)Kanuna uygun olarak davaya katılmasına karar verilen Gümrük İdaresinin yanı sıra suç tarihi itibarıyla uygulanması gereken 5607 sayılı Kanun çerçevesinde TAPDK’nin davaya katılma hakkı bulunmadığı halde katılmasına karar verilerek gerekçeli kararda da vekalet ücretinin katılana verilmesine karar verilmesi suretiyle hüküm fıkrasında karışıklık yaratılması,
Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 322. maddesi uyarınca, hükmün üçüncü fıkrasından ""50/1" ibaresinin çıkarılıp yerine gelmek üzere "52/2" ibaresinin, hükümden TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin fıkranın çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nin 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresinin, dava konusu eşyanın müsaderesine ve tasfiyesine ilişkin fıkranın hükümden çıkartılarak yerine "Dava konusu eşya tasfiye edilmiş ise tasfiye bedelinin Hazine adına irad kaydına, tasfiye edilmemiş ise 5607 sayılı Kanun"un 13. maddesi delaletiyle 5237 sayılı TCK"nin 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine" fıkrasının ve hükmün vekalet ücretine ilişkin bölümünden “katılana” ibaresi çıkartılıp yerine “katılan ... İdaresine” ibaresinin yazılması suretiyle başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün, tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/06/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.