11. Ceza Dairesi Esas No: 2019/1 Karar No: 2020/2036 Karar Tarihi: 03.03.2020
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2019/1 Esas 2020/2036 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2019/1 E. , 2020/2036 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Sanığın babası ...tarafından yapılan temyiz taleplerinin incelenmesinde; 5271 sayılı CMK’nin 262. maddesine göre; sanığın babasının, sanık hakkında verilen hükmü temyiz etme hakkı bulunmadığından, vaki temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi uyarınca REDDİNE, Dosya kapsamına göre sanığın temyizinin süresinde olduğu kabul edilmekle yapılan incelemede; Sanık hakkında, dayanak belgesi olmadan nüfus kaydında tashih yapıldığı, bu tashihe dayanarak düzenlenmiş olan sahte nüfus cüzdanı ile pasaport çıkartarak kullandığı iddiasıyla açılan kamu davasında; maddi gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından; 1- Reyhanlı Nüfus Müdürlüğüne müzekkere yazılarak sanık hakkında yapılan tashih işlemine dayanak olan mahkeme ilamının nüfus müdürlüğüne sanık tarafından mı sunulduğu yoksa mahkeme tarafından mı gönderildiğinin sorulması, sanığın eyleminin TCK’nin 204/2, 3. maddeleri kapsamında kalıp kalmadığının değerlendirilmesi bakımından tashih işlemine dayanak mahkeme ilamı aslının getirtilerek aldatma niteliğinin bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi, Sanık hakkında ayırma kararı verilen Samandağ Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2008/537 soruşturma numarasında yürütülen suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçlarına ilişkin soruşturmanın akıbetinin araştırılarak, dava açılmış ise dosyanın getirtilip incelenmesi, bu dosyayı ilgilendiren ve delil olabilecek tüm bilgi ve belgelerin onaylı suretlerinin dosya arasına konulması, Sonucuna göre tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması yasaya aykırı, 2- 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 03.03.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.