Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/1677 Esas 2016/4097 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1677
Karar No: 2016/4097
Karar Tarihi: 06.04.2016

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/1677 Esas 2016/4097 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2016/1677 E.  ,  2016/4097 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada Ankara 13. Asliye Hukuk ve Ankara 12. Tüketici Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, vekâlet sözleşmesinin gereği gibi yerine getirilmemesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Ankara 13. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın tüketici işleminden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Ankara 12. Tüketici Mahkemesi ise davacının 6502 sayılı Kanunun 3/k maddesi gereğince tüketici sıfatını taşımadığı, davalının da 6502 sayılı Kanunun 3/I maddesi gereğince ticari veya mesleki amaçlarla hareket etmediğinden, sağlayıcı sıfatını taşımadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanununun 2. maddesi uyarınca "her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar" bu kanun kapsamındadır. Kanunun 73/1. maddesi uyarınca, bu Kanun kapsamından doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir.
6502 sayılı Kanunun 3/1-(k) maddesinde tüketici, "ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden" gerçek veya tüzel kişi; tüketici işlemi ise "mal veya hizmet piyasalarında ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına hareket eden kişilerle tüketiciler arasında kurulan her türlü sözleşme ve hukuki işlem" olarak tarif edilmiştir.
Bu nedenlerle, mal veya hizmet alımına dair bir ilişkinin Tüketici Kanunu kapsamında kabul edilebilmesi için, satıcı/sağlayıcı kişinin "ticari veya mesleki amaçla hareket eden" bir kişi olması, mal veya hizmet alan kişinin ise tüketici sayılan, yani ticari veya mesleki amaçla hareket "etmeyen" bir kişi olması ve taraflar arasında bir sözleşme ya da hukukî işlem bulunması gerekmektedir.
Somut olayda davacı, kendisine ait ... İlçesi, ... Mahallesi, 6124 ada, 2 sayılı parselde bulunan 1. kat 6. bağımsız bölüm nolu dairenin, davalı tarafından satılması için davalıya vekalet verdiğini, davalının bu daireyi ... ..."a sattığını, ancak bedelini davacıya ödemediğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 100.000,00.-TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Dosya kapsamından, davacının 6502 sayılı Kanunun 3/k maddesi gereğince "tüketici" sıfatını taşımadığı, davalının ise 6502 sayılı Kanunun 3/I maddesi gereğince ticari veya mesleki amaçlarla hareket etmediğinden "satıcı-sağlayıcı" sıfatını taşımadığı, bu hallerde yapılan işlemin 6502 sayılı Kanunun 3/L maddesi gereğince tüketici işlemi niteliğini taşımayacağı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, 6502 sayılı Kanun kapsamında değerlendirilemeyecek olan uyuşmazlığın, genel hükümlere göre asliye hukuk mahkemesinde çözümlenmesi gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ankara 13. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/04/2016 gününde oy birliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.