Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/4832 Esas 2018/9391 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/4832
Karar No: 2018/9391
Karar Tarihi: 09.10.2018

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2018/4832 Esas 2018/9391 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2018/4832 E.  ,  2018/9391 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi

    Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ..."nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 179/2-3, 62, 50/1-a ve 52/2. maddeleri uyarınca 500,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/10/2016 tarihli ve 2016/217 esas, 2016/412 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    Her ne kadar sanık hakkında alkollü olarak araç kullandığı ve trafik kazasına neden olduğundan bahisle trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş ise de,
    Benzer bir olay sebebiyle Yargıtay 12. Ceza Dairesinin 12/04/2016 tarihli, 2015/8185 esas, 2016/6105 karar sayılı ilâmında yer alan " Olaydan 1 saat sonra yapılan ölçümde 208 promil alkollü olduğu tespit edilen sanığın idaresindeki araç ile yaralamalı trafik kazasına sebebiyet verdiği ve sanık hakkında taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarına ilişkin ayrı ayrı fezleke düzenlendiğinin Alanya Cumhuriyet Polis Merkezi Amirliğinin 325 suç numaralı fezlekesinden anlaşılmasına göre; sanık hakkında taksirle yaralama suçuna ilişkin tanzim edilen soruşturma evrakı akıbetinin araştırılması, sanık hakkında dava açıldığının ve derdest olduğunun tespiti halinde, her iki dosyanın birleştirilmesi, mümkün olmadığında, söz konusu dosyanın iş bu dosya içine celbi sonrası, sanığın taksirle yaralama suçundan mahkumiyetine veya beraetine karar verilip verilmemesine göre hukuki durumunun buna göre tespit ve tayini yerine, eksik araştırma sonucu sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi," şeklindeki açıklamaları dikkate alındığında, sanık hakkında aynı olayla ilgili olarak İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının 29/11/2016 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığının ve İstanbul Anadolu 67. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/681 esas sayılı dosyasının derdest olduğunun anlaşılması karşısında, sanık hakkındaki somut olayla ilgili olarak açılmış olan İstanbul Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/10/2016 tarihli ve 2016/217 esas sayılı ve İstanbul Anadolu 67. Asliye Ceza Mahkemesinin 2016/681 esas sayılı iki dosyanın birleştirilmesi gerektiği, birleştirmenin mümkün olmaması halinde ise sanık hakkında bilinçli taksirle yaralama suçundan devam eden yargılamanın sonucuna göre sanığın mahkumiyetine veya bearatine karar verilip verilmemesine göre hukuki durumunun tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığının 07.06.2018 gün ve 94660652-105-34-3378-2018-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 18.06.2018 gün ve 2018/51614 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesinin 11/10/2016 tarihli ve 2016/217 esas, 2016/412 sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 09.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.