7. Ceza Dairesi 2014/11085 E. , 2015/10546 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Ele geçen yabancı menşeili, yurda yasal olmayan yollardan giren ve ticari mahiyette olan makaron 5607 sayılı yasanın 3/5 maddesi kapsamında ise de, Gümrük İdaresi vekili hakim tarafından görülerek 27.04.2012 günü havale edilen ve yetkili merciin olurunu içeren dilekçesi ile dava takibinden vazgeçtiğinden gümrük idaresi vekiline kararın tebliğ edilmemesi sonuca etkili görülmemiştir.
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması ile ilgili değerlendirmede; “Kaçağa konu eşyanın ticari mahiyeti ve kişisel kullanımı aşan miktarı, sanığın TAPDK kurumundan sigara satışına ilişkin herhangi bir ruhsat ve uygunluk belgesi olmaksızın sigara satışı yapışı" gerekçesi ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi yasaya aykırı ise de, aynı zamanda sanığın kamu zararını tazmin etmediği gerekçesine de dayanılmış olması karşısında, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.
1-Suç tarihi ve ele geçen eşyanm niteliğine göre, sanıkların eylemi makoranlar yönünden 5607 Sayılı Kanunun 3/5. maddesi ile sigaralar için suç tarihinden önce 15.05.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5752 Sayılı Kanunun 3. maddesiyle değişik 4733 Sayılı Kanunun 8/4. maddesinde öngörülen suçları ayrı ayrı oluşturacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kabul ve uygulamaya göre;
2-Eşyayı gümrük işlemlerine tabi tutmaksızın ülkeye soktukları ve bu suçun işlenmesine iştirak ettiklerine dair herhangi bir delil ve açılmış bir dava bulunmadığı halde işyerinde suça konu eşyayı ticari amaçla satarken yakalanan sanıkların 5607 sayılı Yasanın 3/5 maddesi yerine 3/1 maddesi uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi,
3-Sanıklardan 228 kutu makaron, 280 paket bandrolsüz ve kaçak sigara ele geçirildiği olayda; 5237 sayılı TCK.nun 61.maddesi uyarınca alt ve üst sınırlar arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş biçimi, suçun işlenmesinde kullanılan araçlar, suçun işlendiği zaman ve yer, suçun konusunun önem ve değeri, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ve failin kast veya taksire dayalı kusurunun ağırlığı unsurları dikkate alınması gerekmekte olup, dosya kapsamına göre sanıkların benzer olaylarla karşılaştırıldığında vehamet arz etmeyen fiilinin, eylem ile ceza arasındaki dengeyi bozacak şekilde teşdidi gerektirmediği halde, hakkaniyet ölçüleri ile bağdaşmayacak biçimde hapis ve adli para cezasının alt sınırından uzaklaşılarak sanıklar hakkında fazla ceza tayini,
4-Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53/1.maddesi uyarınca hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak belli hakları kullanmaktan yoksun bırakmaya karar verilirken, anılan yasa maddesinin 3.fıkrasının "Mahkum olduğu hapis cezası ertelenen veya koşullu salıverilen hükümlünün kendi altsoyu üzerindeki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yukandaki fıkralar hükümleri uygulanmaz" amir hükmü dikkate alınarak bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
5-Hapis cezası ertelenen sanıklar hakkında TCK.nun 53/1.maddesi uyarınca denetim süresi belirlenmemesi,
6-Sanıklar hakkında hükmolunan adli para cezasının taksitle tahsiline karar verilirken 5237 sayılı TCK.nun 52/4, 5275 sayılı yasanın 109 ve bu maddeye dayanılarak çıkarılan Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Tüzüğün 51.maddelerine aykırı olarak sanıkların aleyhine ve infaz yetkisini de kısıtlar şekilde adli para cezasının hükmün kesinleşme tarihinden itibaren taksitlendirilmesine karar verilmesi,
7-Hükümden önce 01.03.2008 gün ve 26803 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5739 sayılı Yasanın 5.maddesi ile yapılan değişiklikle, 5237 sayılı TCK.nun 50/6.madde ve fıkrasında yer alan "yaptırım" ibaresinin "tedbir" olarak değiştirilip, 5275 sayılı Yasanın 106.maddesinin 4 ve 9.fıkralarının yeniden düzenlenip, 10.fıkrasının da yürürlükten kaldırılması karşısında, hükümde infaz yetkisini kısıtlayacak şekilde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına karar verilmesi,
8-Dava konusu kaçak eşyanın 5607 sayılı yasanın 13.maddesi yollamasıyla 5237 sayılı TCK.nun 54.maddesi uyarınca müsadere kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanıkların ve O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Yasa"nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 25.02.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.