20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1175 Karar No: 2016/4064 Karar Tarihi: 05.04.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/1175 Esas 2016/4064 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/1175 E. , 2016/4064 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davada, ... 6. Asliye Ticaret ve ... 4. Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, alacağın tahsili istemine ilişkindir. ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesince, davanın, genel hükümlere göre açılan alacak davası olduğu, kambiyo senedine dayanılmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesince ise, uyuşmazlığın kambiyo senedinden kaynaklandığı gerekçesiyle, karşı görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1. maddesinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir. Diğer yandan, aynı Kanunun 778/I-ı. maddesi poliçenin iptale ilişkin 757 ilâ 763. madde hükümlerinin bono yönünden de uygulanacağı yönünde düzenleme sevk etmiş olup, 6102 sayılı TTK"nın 757/I. maddesi ve 30.06.2012 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren ve 6102 sayılı TTK"nın 4 ve 5. maddelerinde değişiklik öngörün 6335 sayılı Kanun gereğince açıkça bu tür işlerde ticaret mahkemesi yetkili kılınmıştır. Dosya kapsamından; davacı vekilinin, müvekkilinin patates üretimi yaptığı, davalının kefil olarak imzaladığı senet karşılığında, patates sattığı, borcun ödenmemesi nedeniyle davalı hakkında yapılan icra takibine davalının imza inkarında bulunarak yaptığı itiraz sonucunda, imzanın davalının eli ürünü olmadığı gerekçesiyle icra takibinin durdurulmasına karar verildiği, davalı hakkında müvekkilince dolandırıcılık ve evrakta sahtecilikten suç duyurusunda bulunulduğu, davalının müvekkili ile güvene dayalı ilişki sonucunda bono verdiği, ancak borcunu ödemediğini ileri sürerek alacağın tahsili istemiyle dava açtığı anlaşılmaktadır. Dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki ihtilâfın kaynağının, patates alım satımı olduğu, davacının tacir olmadığı anlaşıldığından, uyuşmazlığın, genel hükümler çerçevesinde asliye hukuk ahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... 4. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 05/04/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.