23. Hukuk Dairesi 2014/4937 E. , 2014/8193 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul (Kapatılan) 25. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 12/02/2014
NUMARASI : 2011/449-2014/33
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekilleri Av. A.. B.., Av. A.. H.. ile davacı vekili Av. E.. C.."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 01.04.2005 başlangıç, 01.06.2011 fesih tarihli “Destek Hizmet Alım Sözleşmesi” bulunduğunu, sözleşmenin yürürlükte bulunduğu dönemde 5510 sayılı Yasa’da değişiklik yapılarak 01.10.2008 tarihinden itibaren özel sektör işverenlerinin malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden işveren hissesinin 5 puanlık kısmının hazinece karşılanmasının öngörüldüğünü, müvekkilinin yasanın aradığı koşulları yerine getirdiğini, davalı ile yapılan sözleşme gereği çalıştırılacak kişinin işverene maliyetinin % 2,5 oranındaki kâr payı ve KDV’sinin davacı ücreti olduğunu, davalının anılan yasal düzenleme sonrasında eksik ödeme yaptığını, toplam 4.676.927,43 TL’nin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ile dosya kapsamına göre; davacının 5510 sayılı Yasa’da 5763 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonrasında, hazinece karşılanması gereken 5 puanlık prim bedeli ile bu bedelin taraflar arasındaki sözleşme uyarınca kararlaştırılan % 2,5 oranındaki kâr payını davalıdan istediği, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunduğundan BK’nın 125. maddesindeki 10 yıllık zamanaşımının dolmadığı, sözleşmenin 8.1. maddesine göre, davacıya yapılacak ödemede, personelin davalıya maliyeti üzerinden davacıya % 2,5 oranında kâr ve KDV’sinin ödeneceğinin, 8.4. maddesinde ise, kanuni yükümlülük değişikliklerinin mücbir neden olarak değerlendirilerek hizmet bedeline aynı oranda yansıtılacağının kararlaştırıldığı, maliyet unsuru kapsamında, davacının ödemekle yükümlü sigorta primlerinin yer aldığı, Yasa değişikliği ile prim oranı alt ve üst sınırında değişiklik yapılmadığı, primlerini düzenli olarak ödeyen işverenin ödemesi gereken primin 5 puanlık kısmının hazinece karşılanmasının belirlendiği, bunun da mahiyet olarak teşvik olduğu, davacının bu 5 puanlık kısmı talep edebileceği, 5 puanlık kısmın maliyet unsuru içerisinde değerlendirilemeyeceği, davaya konu edilen kâr payı ve KDV istemlerinin yasal değişiklik kapsamında bulunmadığı, davacı asıl alacağının 4.459.087,40 TL, işlemiş faizinin 16.721,57 TL olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile takibin 4.475.808,97 TL üzerinden devamına, asıl alacak olan 4.459.087,40 TL’ye % 9’u aşmamak üzere avans faizi yürütülmesine, asıl alacağın % 40’ı olan 1.790.323,58 TL icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.