23. Hukuk Dairesi 2014/3480 E. , 2014/8189 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Kayseri 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/09/2013
NUMARASI : 2013/193-2013/229
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyalarak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı kooperatif arasında imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği müvekkiline 180 m² arsa getirmesi halinde 120 m² daire verileceğinin kararlaştırıldığını, müvekkilinin arsasının ise 105 m² olması sebebiyle o tarihte kooperatif başkanı olan diğer davalının, 75 m² arsası bulunduğunu ve müvekiline satabileceğini beyan etmesi üzerine müvekkili ile davalı R.. C.. arasında arsa satışına ilişkin sözleşme imzalandığını, arsa bedelinin davalı R.. C.."a ödendiğini ve yapılan sözleşmenin davalı kooperatif tarafından da kabul edilerek müvekkilinin üye dosyasına işlendiğini, ancak davalı kooperatifin müvekkilinden tekrar 75 m² arsa getirmesini ya da arsa bedeli olarak 25.000,00 TL ödenmesini talep ettiğini, taşınmaz satışına ilişkin harici satışların geçersiz olduğunu ileri sürerek, müvekkilinin ödemiş olduğu bedel olarak arsa bedelinin tespiti ile şimdilik 10.000,00 TL"nin davalılardan tahsilini talep ve dava etmiş; 06.12.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile talebini 15.750,00 TL"ye artırmıştır.
Davalı kooperatif vekili, taraflar arasında yapılan harici sözleşmede bahsedilen arsanın ya da paranın kooperatif kayıtlarına intikal etmediğini, diğer davalının 75 m² arsası olmadığı gibi, bu arsanın kooperatif bünyesine de geçirilmediğini, geçersiz olan sözleşme dolayısıyla verilen paranın iadesinin sözleşmenin tarafı olan diğer davalıdan istenebileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı R.. C.., davacıya 75 m² arsa sattığını, satılan arsanın kendi arsası olduğunu ve kendi adına sattığını, ancak arsa üzerinde tedbir olması nedeniyle davacıya devredemediğini ve bu arsa ile ilgili kooperatifte herhangi bir işlem yapmadığını, davalı kooperatifin ve kendisinin sorumluluğunun olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir
Mahkemece, davanın kabulü ile 15.750,00 TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline ilişkin verilen kararın davalı kooperatif vekilince temyizi üzerine Dairemizin 10.04.2013 tarih ve 1608 E., 2297 K. sayılı ilamıyla, devreden davalı R.. C.. ile devralan davacı arasındaki adi yazılı sözleşmede, R.. C.. tarafından kendisine ait arsasından 75 m²"sini davacıya devretmek istediği, parasının tamamını aldığının kabul edildiği, bu sözleşmenin altında ayrıca yönetim kurulu başkanı R.. C.. ile ikinci başkan ve muhasip üyenin kooperatif kaşesi altında imzalarının bulunmasının, kooperatifi bu işlemin tarafı yapmayacağından bu sözleşmenin kooperatif yönünden bağlayacılığı olmadığı, davacı R.. C.."ın duruşmadaki beyanında, davacıya şahsına ait arsayı sattığını kabul ettiği,bilirkişi tarafından kooperatif kayıtlarında yapılan inceleme sonucunda, kooperatife herhangi bir arsa devrinin yapılmadığı veya arsa bedelinin ödenmediğinin tespit edildiği, sözleşmenin tarafı olmayan davalı kooperatiften, sözleşmenin geçersiz olduğu iddiasına dayalı olarak ödenen bedelin iadesinin istenemeyeceği, mahkemece davalı kooperatif yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçeyle hüküm tesisinin doğru olmadığı gerekçesiyle davalı kooperatif yararına bozulmuş, bu kez mahkemece uyulan bozma ilamı ve tüm dosya kapsamına göre, davalı kooperatif davacı ile diğer davalı arasındaki sözleşmenin tarafı olmadığından kooperatife yönelik davanın reddine, davalı R.. C.. tarafından davacıya yapılan tapulu taşınmazın haricen satımının geçersiz olduğu, satış bedeli taraflarca belirtilmediğinden satış bedelinin denkleştirici adalet gereği belirlenmesi gerektiği belirtilerek 15.750,00 TL"nin davalı R.. C.."dan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
06.08.2007 olan dava tarihinin, gerekçeli karar başlığında 26.06.2013 olarak yazılmış olması HMK"nın 304. maddesi uyarınca, tarafların başvurusu üzerine veya re"sen düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak kabul edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.