3. Ceza Dairesi Esas No: 2015/21805 Karar No: 2016/1771 Karar Tarihi: 26.1.2016
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2015/21805 Esas 2016/1771 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2015/21805 E. , 2016/1771 K. "İçtihat Metni"
Tebliğname No : 3 - 2014/70272 MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 03/09/2013 NUMARASI : 2009/34 (E) ve 2013/138 (K)
Gereği görüşülüp düşünüldü; 26.8.2006 günü saat 21:00-22:00 sıralarında katılanın otopark görevlisi işyeri arkadaşları ile sanıklar arasında otopark ücreti ödenmesi meselesinden çıkan kavga nedeniyle adli tahkikat başlatıldığı, tarafların bu ilk kavga olayı nedeniyle karakolda ifadelerine başvurulduğu, ifade işlemlerinin tamamlanmasından sonra sanıkların gece saat 03:00 sıralarında kalabalık grup halinde olay yerine gelerek otopark görevlisi olan ancak ilk olayda olaya katılmayan, katılanı birlikte yaraladıkları ve sanıkların da yargılama konusu ikinci kavga olayına karışmadıklarını beyan etmeleri karşısında, katılan tarafından sanıklara yönelen haksız bir davranışın bulunmaması ve yukarıda belirtilen diğer gerekçelerle sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmamasında bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamenin (2) no"lu bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Ancak; 1)Katılanın ifadesinde, yaralandığı ikinci kavga olayı sırasında yanında iş arkadaşları ... ve ..."ın bulunduğunu beyan ettiği, tanık ..."in ise karakolda alınan ifadesinde olay sırasında kendisinin de bulunduğunu beyan ederek sanıklar ... ve ... teşhis ettiği anlaşılmakla, katılanın tekrar duruşmaya davet edilerek ikinci kavga olayı sırasında yanında hangi iş arkadaşlarının bulunduğunun sorularak bu hususun kesin olarak belirlenmesi; katılan ..., tanık ... ile katılanın olay yerinde bulunduğu belirlenen iş arkadaşlarına denetime imkan verecek şekilde teşhis işlemi yaptırılması gerektiği halde yargılamaya devamla eksik kovuşturmaya dayalı olarak hüküm kurulması, 2)Tanık ..."ın ifadelerinde katılana saldıran sanıkların ellerinde sopa bulunduğu halde saldırdıklarını söylemesi nedeni ile katılan ve tanıklara sanıkların sopa ile vurarak eylemlerini gerçekleştirip gerçekleştirmediklerinin sorularak sonucuna göre haklarında TCK"nin 86/3-e maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının kararda tartışılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması, 3)Sanıkların ikinci kavga olayına karışmadıklarını beyan etmeleri karşısında, olay yerinde bulunup bulunmadıklarının tespiti yönünden kullandıkları cep telefonları baz istasyon kayıtlarının Telekomunikasyon İletişim Başkanlığından getirtilmesine rağmen, kayıtların denetime imkan sağlayacak şekilde incelenmeden hüküm kurulması, 4)Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas- 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinde belirilen hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. Ve 326/son maddeleri uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 26/1/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.