2. Ceza Dairesi Esas No: 2014/18848 Karar No: 2014/31002 Karar Tarihi: 23.12.2014
Karşılıksız yararlanma - mühür bozma - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2014/18848 Esas 2014/31002 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kızıltepe 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 29/04/2013 tarihli kararı incelenerek, sanığın mühür bozma ve karşılıksız yararlanma suçlarındaki mahkumiyet hükümleri için yapılan temyiz başvurularının incelenmesi sonucunda bilirkişinin belirlediği tutarın üzerindeki zararın giderilmesi halinde ceza verilmemesi gerektiği kararlaştırılmıştır. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararında da zararın gerçekleşmediği ve sanığın yeniden suç işlemeyeceği kanaatinin oluşup oluşmadığına dikkat edilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise 6352 sayılı Kanun'un 2. maddesi ve 28344 sayılı Resmi Gazete'de yer alan 6352 sayılı Yasa'nın geçici 2/2 maddesi olarak belirtilmiştir.
2. Ceza Dairesi 2014/18848 E. , 2014/31002 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 2 - 2013/300000 MAHKEMESİ : Kızıltepe 2. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 29/04/2013 NUMARASI : 2012/703 (E) ve 2013/420 (K) SUÇ : Karşılıksız yararlanma, mühür bozma
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; 6352 sayılı Kanun"un 2. maddesinin 2. fıkrası uyarınca, Dairemizin 29/07/2012 tarihli iade kararı sadece elektrik hırsızlığı suçundan kurulan hükümle ilgili olup, daha önce mühür bozma suçundan kurulan hüküm ile bu hükme karşı yapılan temyiz başvurusu geçerli olduğundan, sanık müdafiinin mühür bozma suçundan 18.06.2010 tarihinde verilen mahkumiyet hükmüne yönelik ve sanık müdafiinin karşılıksız yararlanma suçundan 29.04.2013 tarihinde verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde, Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-) Bilirkişi raporunda sanığın normal tarifeye göre ödemesi gereken tutarın 12.318.4 TL olarak belirlenmesi, katılan kurum tarafından ödenmesi istenen zarar miktarının ise 30.009.80 TL gibi yüksek bir rakam olması karşısında, 02.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanun"un geçici 2. maddesinin l. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, şikayetçi kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, “bilirkişinin normal tarifeye göre belirlediği miktar üzerinden şikayetçi kurumun zararını makul süre içerisinde gidermesi halinde 6352 sayılı Yasa"nın geçici 2/2 maddesi gereğince hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verileceğine” dair bildirimde bulunularak sonucuna göre karşılıksız yararlanma suçu yönünden sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve kovuşturma sonucu delil takdiri yoluna gidilmek suretiyle yazılı biçimde hüküm kurulması, 2-) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250 esas- 2009/13 karar sayılı kararında da kabul edildiği gibi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararda, mahkemece kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların esas alınması, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, atılı mühür bozma suçundan doğan herhangi bir maddi zararın gerçekleşmediği gibi katılanın da tazminat talebinde bulunmadığı gözetilerek, sabıkasız olan sanık hakkında CMK"nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen “sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun oluşup oluşmadığı değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, “zararın giderilmemesi” biçimindeki yasal olmayan gerekçeyle sanık hakkında mühür bozma suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 23.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.