1. Hukuk Dairesi 2016/11656 E. , 2016/11418 K.
"İçtihat Metni"...
Taraflar arasında görülen itirazın iptali davası sonunda, yerel mahkemece, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, itirazın iptali isteğine ilişkindir.
Davacı, dava konusu 202 parsel sayılı taşınmazdaki gaip kişilerin paylarının kullanımından dolayı tespit edilen 26 690,00-TL ecrimisilin ödenmemesi nedeniyle ilamsız icra takibi yapıldığını, ancak davalının icra takbine haksız yere itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %40 icra inkâr tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Davalı, talep konusu 26 690,00-TL ecrimisilin hangi döneme ait olduğunun anlaşılamadığını, davacının 31.12.2009 tarihinden önceki yıllara ait ecrimisil taleplerine ilişkin menfi tespit davası açtığını, davalı taşınmazdaki gaip paylarını terk ettiğini, alacağın likit olmaması sebebi ile icra-inkâr tazminatı istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, icra-inkâr tazminatı taleplerinin reddine ilişkin olarak verilen kararın davalı vekili tarafından vekâlet ücretine hasren temyizi üzerine Dairece ‘’...davalı tarafından açılan menfi tespit dosyasının celbi ile, dosya içeriği ve toplanan deliller birlikte değerlendirilerek tarafların dava tarihi itibari ile haklılık durumlarının saptanması ve davalının vekâlet ücreti talebi konusunda olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi gerekir...’’ gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, davalıdan harç alınmasına, davalının yaptığı yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı yargılama giderlerinin kısmen davacıdan alınıp davalıya verilmesine ve 3 203,60-TL vekâlet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle hükmüne uyulan bozma kararında gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacı vekilinin bu yönlere ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine.
./..
Davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere dava açılırken nisbi harca tabi olan işlerde, dava sonunda davanın reddine karar verilmesi veya davanın usule ilişkin bir nihai kararla sonuçlanması veya davanın konusuz kalması üzerine maktu karar ve ilam harcı alınması gerekir.
Ne var ki, mahkemece dava konusuz kaldığından maktu karar ve ilam harcı alınması ve davalı yararına vekâlet ücreti takdir edilirken davalı tarafından 10.07.2013 tarihinde yapılan 754-TL ödeme dikkate alınarak bir hüküm kurulması gerekirken, 754-TL üzerinden nisbi harca ve davalı yararına 3 203,60-TL vekâlet ücretine hükmedilmiş olması doğru değil ise de; bu yanlışlıklar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 5. fıkrasındaki “3.203,60-TL" nin çıkartılarak yerine "3 112,32-TL" yazılmasına, hükmün 2. fıkrasındaki ‘’51,50-TL harcın 2/3"si olan 34,33-TL’’ nin hükümden çıkarılarak yerine ‘’29,20-TL’’yazılmasına, davacının bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 26.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.