15. Ceza Dairesi Esas No: 2015/2069 Karar No: 2018/576 Karar Tarihi: 05.02.2018
Nitelikli dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2015/2069 Esas 2018/576 Karar Sayılı İlamı
15. Ceza Dairesi 2015/2069 E. , 2018/576 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : 1-Nitelikli dolandırıcılık suçundan; Beraat 2-Resmi belgede sahtecilik suçundan; TCK’nın 204/1, 62, 53, 51. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanıkların nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatine ilişkin hükümler katılan vekili tarafından, resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümler ise katılan vekili ve sanıklar müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü, Yapı Tasarım isimli şirket yetkilileri olan sanıkların katılan bankadan çekmiş olduğu kredilerin teminatı olarak borçluları hayali şahıslar olan toplam bedeli 25.610 TL olan 9 adet bonoyu verdikleri bu şekilde nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işledikleri iddia olunan olayda; 1-Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen hükümlere ilişkin temyiz itirazının incelenmesinde, Sanıkların yetkilisi oldukları şirket adına katılan bankadan 18/04/2005 ve 13/05/2005 tarihli iki adet kredi çekilmiş olmasına karşın katılan bankaya ibraz olunan bonoların keşide tarihlerinin 2006 yılı içerisinde olması nedeniyle mahkemece sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının gerçekleşmediği gerekçesine dayanan beraat hükümlerinde isabetsizlik görülmemiştir. Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun yasal unsurların gerçekleşmediği gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin atılı suçun sübut bulduğuna ilişkin temyiz itirazının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 2-Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan verilen hükümlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde, Sanıkların katılan bankadan kullandıkları kredinin ödenmesi aşamasında bankaya teminat olarak sunulan suça konu 9 adet bononun sahte olarak düzenlenip kullanıldığı iddia ve kabul edilmiş ise de, dosyada mevcut Ankara Kriminal Polis Labaratuvarı Müdürlüğünden alınan 07/01/2013 tarihli rapor ile " borçlusu ... olan senet üzerindeki yazıların sanık ..."nun eli ürünü olduğu tespit edilip diğer sekiz adet senetteki yazıların bu sanığın eli ürünü olmadığı saptandığı, yine suça konu senetlerdeki borçlu imzalarının sanık ..."nun eli ürünü olup olmadığına ilişkin inceleme yapılmadığı, öncelikle borçlu gözüken kişilerin mukayeseye esas yazı ve imzalarının gönderilmesi istenildiği ve senet borçlularından ..."in yazı ve imza incelemesine esas daha fazla belgenin gönderilmesinin istenildiği, yine dosya içerisinde mevcut olan Ankara Kriminal Polis Labaratuvarı Müdürlüğünden alınan 07/02/2011 tarihli raporda söz konusu bonolardaki yazı ve imzaların sanık ..."na ait olmadığının tespit edilmiş olması karşısında gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkartılması için; öncelikle senetlerdeki boçlu gözüken kişilerin gerçekte var olup olmadıkları sanıklardan sorulup açık kimlik bilgilerinin tespit edilerek tanık sıfatı ile ifadelerinin alınması ve mukayeseye esas yazı ve imza örneklerinin alınarak senetlerdeki isimlerine atfen atılmış borçlu imzalarının ve yazıların eli ürünü olup olmadığına ilişkin yöntemince bilirkişi incelemesi yaptırılması elde edilen delillerin sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma yapılarak yazılı şekilde karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, katılanlar vekili ve sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 05/02/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.