Davacı, SSK hizmetleri hariç 1.5.1985 tarihinden itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tespitine   karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine  karar vermiştir.
Hükmün taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici  sebeplere ve özellikle davalı Kurum vekillerinin yetkili organdan usulüne uygun şekilde temyizden feragata ilişkin onay almadıklarının anlaşılmasına göre  davalıların tüm  temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacının temyiz istemine gelince,; Davacı, 1.5.1985 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa"ya tabi çalışmaları dışında tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğunun tesbitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece istemin reddine karar verilmesi aşağıdaki gerekçelerle doğru görülmemiştir.
Davacının 1.4.1985 tarihinden itibaren tarım Bağ-Kur sigortalısı olarak kayıt ve tescilinin yapıldığı, Ziraat Odasına kayıtlı olmadığı, Yapraklı Tarım Kredi Kooperatifi"nde 5.3.1982 tarihinden itibaren ortak olarak kaydının bulunduğu, Yapraklı Belediye Başkanlığı"ndan gelen yazıda üzerine kayıtlı zirai gayrimenkul kaydının mevcut olduğu, tanıkların davacının çiftçilikle uğraştığını beyan ettikleri, tarım Bağ-Kur sigortalılığının devamı sırasında 6.8.1985-31.8.1985 tarihleri arasında 24 günlük 506 sayılı Yasa"ya tabi çalışmasının bulunduğu, Kurumun bu çalışma nedeniyle 2926 sayılı Yasa"nın 6. maddesi uyarınca davacının sigortalılığını 5.8.1985 tarihinden sona erdirerek 1.1.1985-5.8.1985 tarihleri arasında sigortalı olarak kabul ettiği, sigortalılığın tekrar 1.3.2005 tarihinden itibaren başlatıldığı, prim ödemesinin ve kesintilerinin bulunmadığı dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
2926 sayılı Yasa"nın 10. maddesinde sigortalıların kayıt ve tescil işlemlerinde esas alınacak kayıtları belirtilmiştir.
Bu kayıtlar tarımda kendi adına ve hesabına bağımsız çalışmanın yasal karinesidir. Bu kayıtların sigortalı adına mevcut olması durumunda diğer sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi kasa süreli çalışmaların Tarım Bağ-Kur sigortalılığına  yönelik iradeyi bozmayacağı kısa süreli çalışmalar sonrasında da sigortalılığın devam edeceği kabul edilir. Ancak başka Sosyal Güvenlik kuruluşuna tabi çalışmanın uzun süreli olması halinde Tarım Bağ-Kur sigortalığının yeniden başlayabilmesi için Kuruma başvuru olması, sigortalılık iradesini gösterecek şekilde prim ödemelerinin yada ürün bedellerinden prim kesintilerinin yapılmış olması aranır. Dairemizin ve Yargıtay"ın yerleşik görüşleri bu doğrultudadır.
Davacı adına 2926 sayılı Yasa"nın 10. maddesinde belirtilen kayıtlardan bir kısmı mevcut olduğuna ve tarımsal faaliyette bulunduğu tanık beyanlarıyla da desteklendiğine göre kısa süreli 506 sayılı Yasa"ya tabi çalışma sonrasında da Tarım Bağ-Kur sigortalılığının devam ettiği bu durumda üzerinde uyuşmazlık bulunan 1.9.1985-1.3.2005 tarihleri arasındaki sürede tarım Bağ-Kur sigortalılığının kabulünün gerektiği ortadadır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek kurulan hüküm usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 5.5.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.