17. Hukuk Dairesi 2015/5689 E. , 2017/2151 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davalıya zorunlu trafik sigortalı aracı kullanan sürücü sigortalı murisin tek taraflı trafik kazası sonucu vefat ettiğini, murisin müvekkillerinin eşi ve babası olduğunu, müvekkillerinin destekten yoksun kaldığını beyanla, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacıların her biri için 1.000’er TL maddi tazminatın dava tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş, bedel artırım dilekçesiyle taleplerini davacı ... için 149.840,00 TL, davacı ... için 29.484,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, müteveffa sigortalı aracın işleteni ve sürücüsü olduğundan yakınlarının 3. kişi olarak kabulünün mümkün olmadığını, kişinin kendi kusuru ile sebep olduğu zarardan faydalanmasının mümkün olmadığını, davacılara ... tarafından maaş bağlanıp bağlanmadığının araştırılması gerektiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacıların davasının kabulü ile 1.000,00 TL davacı ...; 1.000,00 TL davacı ..."den olmak üzere toplam 2.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren ; ıslah edilen kısım olan 148.840,00 TL nin davacı ..."e 28.484,00 TL olmak üzere toplam 177.324,00 TL"nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte olmak üzere toplam 179.324,00 TL nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen maddi tazminata ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açmasına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacıya yansıtılamayacağına; dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı ..., işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı ... sorumlu olacağına (HGK"nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 esas-411 karar, HGK"nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 esas 2012/92 karar sayılı, HGK"nun 16.1.2013 gün ve 2012/17-1491 esas,2013/74 karar sayılı, HGK"nun 18.11.2015 gün ve 2014/17-691 Esas-2015/2626 Karar sayılı ilamları uyarınca) göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir. Davacılar dava dilekçesinde ve bedel artırım dilekçesinde talep edilen tüm maddi tazminat için dava tarihinden itibaren faiz işletilmesini talep ettiği halde, mahkemece ‘’Davacıların davasının kabulü ile 1.000,00 TL davacı ...; 1.000,00 TL davacı ..."den olmak üzere toplam 2.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren ; ıslah edilen kısım olan 148.840,00 TL nin davacı ..."e 28.484,00 TL olmak üzere toplam 177.324,00 TL"nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte olmak üzere toplam 179.324,00 TL nin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,’’hükmedilmiştir.
Ne var ki, faizin başlangıç tarihi konusundaki bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 6100 Sayılı H.M.K.nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle HUMK.nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının (1) nolu bendindeki ‘’1.000,00 TL davacı ...; 1.000,00 TL davacı ..."den olmak üzere toplam 2.000,00 TL nin dava tarihinden itibaren; ıslah edilen kısım olan 148.840,00 TL nin davacı ..."e 28.484,00 TL olmak üzere toplam 177.324,00 TL"nin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte olmak üzere toplam 179.324,00 TL nin’’ ibareleri çıkartılarak yerine ‘‘davacı ... için 149.840,00 TL, davacı ... için 29.484,00 TL olmak üzere toplam 179.324,00 TL"nin dava tarihi olan 12/08/2013 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte’’ ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 9.186,62 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 28.2.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.