2. Hukuk Dairesi 2016/6876 E. , 2016/8088 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Velayetin Değiştirilmesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Davalı annenin müşterek çocuk ..."ın velayet düzenlemesine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Mahkemece; ""14.12.2000 doğumlu ortak çocuk ..."in baba yanında kalmaya dair irade açıklamalarında samimi olduğu ve bu çocuğun tercihine davalı annenin saygı duyduğu, müşterek çocuk 20.12.2010 doğumlu ..."ın da annenin yeni eşini baba olarak görmeye başlaması, abla ..."den ayrı yaşamasının ileride kişilik sorunu yaşamasına yol açacağı, annenin yeni evliliğinden ilerde çocuklarının olması halinde ... yönünden muhtemel bir psikolojik travmayı beraberinde getireceği ve kardeşlerin ayrılmamaları gerektiği"" gerekçesiyle davanın kabulü ile velayetleri annede bulunan müşterek çocukların velayetlerinin değiştirilerek davacı babaya bırakılmasına karar verilmiş, hüküm davalı anne tarafından temyiz edilmiştir.
Velayet düzenlemesi yapılırken; göz önünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı" (BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşme m. 3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi md. 1; TMK m. 339/1, 343/1, 346/1; Çocuk Koruma Kanunu md. 4/b)"dır. Çocuğun üstün yararını belirlerken; onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesi gereklidir. Ana ve babanın yararları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde göz önünde tutulur. Yapılan soruşturma ve toplanan delillere göre, velayeti annede bulunan müşterek çocuk 20.12.2010 doğumlu ... uzun süredir anne yanında kalmaktadır. Davalı annenin çocuğa karşı kötü muamelede bulunduğuna dair dosya içerisinde bir bilgi olmadığı gibi, bu yönde bir iddia da bulunmamaktadır. Çocuk yaşı gereği anne bakım ve şefkatine muhtaçtır. Gerçekleşen bu durum karşısında müşterek çocuk ..."ın velayetinin değiştirilmesi davasının reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
2-Davalı annenin müşterek çocuk ..."in velayet düzenlemesine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12, Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3 ve 6. maddesi gereğince idrak çağında olan çocuğun, kendisiyle ilgili kararlarda görüşüne önem verilmesi gerekir. Çocuğun üstün yararı gerektirdiği takdirde, çocuğun tercihinin aksine karar verilebilir.
Mahkemece müşterek çocuk ..."in görüşü dikkate alınarak annede olan velayeti değiştirilip babaya bırakılmıştır. Tarafların tanıkları, davacı babanın düzenli bir işinin olmadığını, davanın devamında baba yanında kalan ... ile babanın değil babaannenin ilgilendiğini, babanın alkolik olduğunu beyan etmişler, mahkemece alınan uzman raporu da babanın yaşam koşulları incelenmeden yalnızca çocukla görüşme yapılarak hazırlanmıştır. Müşterek çocuk ..."in 31.03.2016 tarihinde davacı baba hakkında kendisine küfür ettiği ve şiddet uygulamaya kalkıştığı iddiasıyla Cumhuriyet Savcılığı"na ihbarda bulunduğu da temyiz aşamasında sunulan ceza soruşturması evraklarından anlaşılmaktadır. Velayet kamu düzenine ilişkin olduğundan karardan sonra ortaya çıkan bu yeni durum da gözetilerek, müşterek çocuk ..."in mahkemece bizzat yeniden dinlenilmesi ile 4787 sayılı kanunun 5. maddesi uyarınca görevlendirilecek uzman veya uzmanlar vasıtasıyla babanın ekonomik ve sosyal durumu ile çocuğa bakım olanakları konusunda inceleme yapılması ve tüm deliller birlikte değerlendirilip, gerçekleşecek sonucununa göre ..."in velayetinin düzenlenmesi gerekir. Açıklanan sebeplerle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.04.2016 (Çrş.)