5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/1983 Esas 2019/9700 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/1983
Karar No: 2019/9700
Karar Tarihi: 18.06.2019

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/1983 Esas 2019/9700 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İzmir Asliye Ceza Mahkemesi, sanığın 5607 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Gümrük kaçakçılığı suçlarının hem devletin egemenlik hakkının ihlali hem de vergi kaybına sebebiyet verdiği ve kamu hizmetlerinin finansmanında zorluk yarattığı belirtilmiştir. Sanığın daha önceden aynı suçtan ceza aldığı ve başka davalarının da olduğu için tüm dosyaların birleştirilerek bir karar verilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, sanığa verilen gün para cezasının adli para cezasına çevrilirken yanlış bir kanun maddesinin kullanıldığı ve kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesiyle yetinilmesi gerektiği fakat eşyanın tasfiyesine de hükmedildiği belirtilmiştir. Bu nedenlerle, kararın temyiz edilerek bozulmasına karar verilmiş ve dosya yeniden incelenmek üzere mahkemeye gönderilmiştir.
Kanun maddeleri:
- 5607 sayılı Kanun
- TCK'nin 43/1. maddesi
- TCK'nin 52/2. maddesi
- TCK'nin 62/1. fıkrası ve 62/2. fıkrası
- CMK'nin 232/6. maddesi
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi
19. Ceza Dairesi         2019/1983 E.  ,  2019/9700 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
    UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında 09.05.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeni ile açılan kamu davası üzerine, İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce kurulan 2013/1008 E ve 2013/1896 K. sayılı hükmün dairemizce incelenerek 18.06.2019 tarihinde bozulmasına karar verilmiş olması ve yine sanık hakkında 29.13.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeni ile açılan kamu davası üzerine, İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2013/1091 E sayılı mahkumiyet hükmünün temyizen incelenmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında bulunması karşısında,
    İzmir 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce verilen 2013/1091 E sayılı dosyanın akıbetinin araştırılarak, mümkün olması halinde anılan davalar ile iş bu dava birleştirilerek, aksi halde dosya arasına alınarak suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp, hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile, sanıkların bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı, aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
    2- Sanığa verilen gün para cezası, adli para cezasına çevrilirken 5237 sayılı TCK"nin 52/2. maddesinin gösterilmemesi ve takdiri indirim uygulanmasına ilişkin kanun maddesinin TCK"nin 62/1. fıkrası yerine 62/2. fıkrası olarak gösterilmek suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
    3- Dava konusu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken söz konusu eşyanın tasfiyesine de hükmolunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 18.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.