5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/13761 Esas 2019/9699 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13761
Karar No: 2019/9699
Karar Tarihi: 18.06.2019

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/13761 Esas 2019/9699 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın Gümrük kaçakçılığı suçundan mahkum edildiği duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, suçun devletin egemenlik hakkının ihlali ile birlikte vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği ve vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı tespit edildi. Sanık hakkında daha önce açılan benzer bir davada hüküm bozulduğu için, söz konusu dava ile birleştirilerek, sanığın aynı mağdura karşı, değişik zamanlarda aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK'nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması gerektiği kararına varıldı. Ayrıca, suça konu eşyanın müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken tasfiyesine karar verilmesi de bozmayı gerektirdi. Kararda, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi de belirtildi.
19. Ceza Dairesi         2019/13761 E.  ,  2019/9699 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, temyiz isteminin reddine ilişkin ek karar sanığın gıyabi hükmün birlikte sakin annesine tebliğ edildiği tarihte ceza evinde olması nedeniyle kaldırılarak işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu, kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla, gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle;
    UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanık hakkında 03.05.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeni ile açılan kamu davası üzerine, Nazilli 1. Asliye Ceza Mahkemesi"nce kurulan 2013/362 E ve 2014/494765 K. sayılı hükmün dairemizce incelenerek 18.06.2019 tarihinde bozulmasına karar verilmiş olması karşısında,
    Anılan dava ile iş bu dava birleştirilerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp, hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı, aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nin 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
    2- Suça konu eşyanın müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken tasfiyesine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 18.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.