19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/27800 Karar No: 2019/9691 Karar Tarihi: 18.06.2019
4733 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/27800 Esas 2019/9691 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, 4733 sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkum edilmiştir. Gümrük idaresinin incelemesi sonucu, gümrük vergilerinin ödenmemesi nedeniyle yoksun kalınan miktarın kamu zararı olduğu gözetilmeden, sanık yanıltılarak eski hale iade masrafları zararının sanığa yansıtılması ve dosya içeriğiyle uygun olmayan şekilde sanığın bu zararı ödemediği gerekçesiyle hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı verilmiştir. Ancak mahkemenin, araç üzerindeki tedbir şerhinin hükümle birlikte kaldırılması gerektiğini gözetmemesi nedeniyle karar bozulmuştur. Temyiz sürecinde Gümrük İdaresi'nin nakil aracının müsaderesi yönüyle dahi davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığına karar verilmiştir. Kararda, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nin 317., 231. ve 321. maddelerine atıfta bulunulmuştur.
19. Ceza Dairesi 2019/27800 E. , 2019/9691 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 4733 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; I-Gümrük idaresinin temyzine göre yapılan incelemede; Suç tarihi ve ele geçen eşyanın niteliğine göre suçtan doğrudan zarar görmeyen Gümrük İdaresi"nin nakil aracının müsaderesi yönüyle dahi davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığından Gümrük İdaresi vekilinin vaki temyiz talebinin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nin 317. maddesi gereğince REDDİNE, II-Sanığın temyizine göre yapılan incelemede; Sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel hali bulunmaması ve hürriyeti bağlayıcı cezanın ertelenmesine dair gerekçe gözetildiğinde, Gümrük İdaresinin bildirmiş olduğu “eski hale getirme masrafları”nın kamu zararı olduğu bildirildiği ve sanığın bildirilen 510 TL zararı ödeyerek makbuzunu dosyaya ibraz ettiği, 23.10.2014 tarihli celsede ödeme makbuzunun ibraz edildiğinin zapta geçirildiği ve sanığın kamu zararını ödeme yönündeki iradesini ortaya koymuş olduğu anlaşılmakla; kaçakçılık suçlarında, yasal olmayan yollardan yurda getirilen veya yurt içinde alım satıma konu edilen eşyanın, ithalinde öngörülen gümrük vergileri ile diğer eş etkili vergiler ve mali yüklerin ödenmemesi nedeniyle yoksun kalınan miktarın kamu zararı olduğu gözetilmeden, sanık yanıltılarak gümrük vergileri yerine, eski hale iade masraflarının sanığa zarar olarak bildirilmesi ve dosya içeriğiyle uygun olmayan şekilde sanığın bu zararı ödemediğinden bahisle 5271 sayılı CMK"nin 231.maddesi gereğince Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılmasına Yer Olmadığına karar verilmesi, 2- Araç üzerindeki tedbir şerhinin hükümle birlikte kaldırılması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca, BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 18.06.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.