17. Ceza Dairesi Esas No: 2019/10614 Karar No: 2020/29 Karar Tarihi: 06.01.2020
Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - 6136 sayılı Yasa"ya muhalefet - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/10614 Esas 2020/29 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanık hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve 6136 sayılı yasaya muhalefet suçlarından mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Ancak kararın temyiz edilmesi sonucu, 2 nedenle bozulduğu ifade edilmiştir. İlk neden, sanığa yüklenen 9,54 TL yargılama giderinin 6352 sayılı Yasa'nın 100. maddesi ile CMK'nun 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardahilinde olduğu ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesidir. İkinci neden ise T.C. Anayasa Mahkemesi'nin, TCK'nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK'nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunmasıdır. Sonuç olarak, hükümler BOZULMUŞ ve düzeltilerek onanmıştır. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 6136 sayılı Yasa, 6352
17. Ceza Dairesi 2019/10614 E. , 2020/29 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, 6136 sayılı Yasa"ya muhalefet HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanık hakkında hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali ve 6136 sayılı yasaya muhalefet suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanığa yüklenen 9,54 TL yargılama giderinin 6352 sayılı Yasa"nın 100. maddesi ile CMK"nun 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutar dahilinde olduğu ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesi, 2-T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK"nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’nun temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olmasından kaynaklanan zorunluluk nedeniyle hüküm fıkrasından TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına yönelik bölümün çıkartılması ile yerine "TCK"nun 53. maddesinin Anayasa Mahkemesinin 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı da gözetilmek suretiyle uygulanmasına" cümlesinin eklenmesi; ayrıca hüküm fıkrasından yargılama giderine ilişkin kısmın çıkartılarak yerine "Yargılama gideri olan 9,54 TL tebligat giderinin 6352 sayılı Yasa"nın 100. maddesi ile CMK"nun 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle hazine üzerinde bırakılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.