1. Hukuk Dairesi 2014/21364 E. , 2016/11220 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, .... raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptal-tescil isteğine ilişkindir.
Davacı; davalının, mirasbırakana ait 953 ada 11 parselde bulunan 16 nolu bağımsız bölüm ile 72 ada 8 parselde yer alan 2 nolu bağımsız bölümün kendi adına intikallerini yaptırarak tescil ettirdiğini, ancak mirasbırakanın düzenlemiş olduğu vasiyetname ile maliki olduğu taşınmazlardaki %25 payını kendisine vasiyet ettiğini, davalının bu durumu bildiğini, vasiyetin açılması davasının devam ettiğini, buna rağmen taşınmazları tek mirasçı imiş gibi adına tescil ettirdiğini belirterek dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptalini ve vasiyetname ile tayin edilen miras payları oranında tapuya tescil edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, dava konusu taşınmazların keşfen değerlerinin belirlenerek harcının tamamlatılması ve öncelikle vasiyetnamenin iptali davasının bu dava için bekletici mesele yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, vasiyetin infazı beklenilmeden yapılan intikalin usûlsüz olması nedeniyle 953 ada 11 parsel sayılı taşınmazdaki 16 nolu bölüm yönünden davanın kabulüne; davalı adına olan kaydın iptali ile muris adına kayıt ve tesciline, 72 ada 8 parsel sayılı taşınmazda bulunan 2 nolu bölüm bakımından açılan davanın ise hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiştir.
Karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
Davalı vekiline gerekçeli karar 12.08.2014 tarihinde, davacının temyiz dilekçesi ise 31.10.2014 tarihinde tebliğ edilmiş, davalı vekilince temyiz dilekçesi 15.10.2014 tarihinde verilmiştir. 6100 sayılı HMK"nın geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 432/1. maddesi uyarınca, temyiz süresi, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün, HUMK"un 433/2. maddesi uyarınca katılma yolu ile temyiz isteğinde temyiz süresi ise temyiz dilekçesinin tebliğ tarihinden itibaren 10 gündür. Bu durumda, kararın davalı vekili tarafından yasal 15 günlük süre geçirildikten sonra temyiz edildiği, katılma yolu ile yapılmış bir temyiz başvurusu da bulunmadığı anlaşılmakla, davalı vekilinin süresi içinde yapılmayan temyiz isteğinin REDDİNE.
./..
Davacının temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği üzere konusu para ve para ile değerlendirilebilen bir şey olan davalarda vekâlet ücreti nisbi tarifeye göre hesaplanır. Taşınmazlarla ilgili davalarda vekâlet ücretine esas olan değer ya dava dilekçesinde gösterilen değer veya mahkemece keşifte belirlenen ve buna göre eksik harcı tamamlanan değerdir.
Dava konusu 953 ada, 11 sayılı taşınmazın 16 nolu bölümü yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Yargılama sırasında keşif yapılmadığı da gözetildiğinde dava değeri, dava dilekçesinde belirtilen 60.000-TL olup, dava kabul edildiğine ve yargılama sırasında davacı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğine göre, davacı taraf yararına vekâlet ücretinin de bu değer üzerinden nisbi olarak takdir edileceği açıktır.
Hâl böyle olunca, dava konusu 953 ada, 11 parsel sayılı taşınmazın 16 nolu bölümünün dava dilekçesinde belirtilen değeri üzerinden davacı taraf yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre nisbi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile maktu vekalet ücretine hükmedilmiş olması doğru değildir.
Davacı vekilinin temyiz itirazları bu yönü ile yerindedir. Hükmün açıklanan nedenden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 19.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.