16. Hukuk Dairesi 2015/1510 E. , 2016/2266 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPT.... VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ....Köyü çalışma alanında bulunan 122 ada 21 parsel sayılı 27.313,28 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ile 131 ada 8 parsel sayılı 13.788,24 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacılar ..., ..., ... ve ..., taşınmazların kök muris ..."tan intikal ettiği ve mirasçılar arasında taksim edilmediği iddiasına dayanarak miras payları oranında tapu iptal ve adlarına tescil istemiyle dava açmışlar, yargılama sırasında 122 ada 21 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen kısmına ilişkin talepleri olmadığını bildirmişlerdir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 122 ada 21 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapusunun ipt.... ile; fen bilirkişisi raporuna ekli krokide (A) harfi ile kırmızı boyalı olarak gösterilen 12.696,26 metrekarelik kısmın dava konusu taşınmazdan ifraz edilerek bulunduğu adanın son parsel numarası altında davalı ... oğlu ... adına tapuya kayıt ve tesciline, (A) harfi ile kırmızı boyalı olarak gösterilen 12.696,26 metrekarelik kısmın dava konusu taşınmazdan ifraz edildikten sonra bakiye 14.617,02 metrekarelik kısmın 144 pay kabul edilerek 24"er payının davacılar ..., ... ve ..., 4 payının davacı ... ve bakiye 68 payının davalı ... adına tapuya kayıt ve tesciline, 131 ada 8 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan tapusunun ipt.... ile bu taşınmazın 144 pay kabul edilerek 24"er payının davacılar ..., ... ve ..., 4 payının davacı ... ve bakiye 68 payının davalı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, davalı tarafın dayandığı 06.10.1958 tarihli taksim sözleşmesinin geçerli kabul edilemeyeceği, taksimi ileri süren davalı tarafından geçerli bir taksim sözleşmesinin varlığının ispat edilemediği, mirasçılardan birinin taşınmaz üzerindeki zilyetliğinin tüm mirasçılar adına sürdürüldüğü kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmak için yeterli değildir. Taraflar arasındaki
uyuşmazlık temyize konu taşınmazların davalı tespit m....ki ..."a kök muris ...."den mi intikalle geldiği, yoksa davalının babası ...."in taşınmazları 3. şahıslardan satın alıp oğlu davalı ..."e hibe ettiğine mi ilişkindir. Davalı, hüküm yerinde adı geçen ve bir kısım mirasçılar arasında yapılan 06.10.1958 tarihli taksim senedi ile birlikte 3. şahıs ile davalının babası arasında yapılan 22.2.1956 tarihli satış senedine ve davalı ile babası arasında yapılan 12.7.2004 tarihli hibe senedine dayanmıştır. Keşifte dinlenen yerel bilirkişilerden Şükrü, kök muris ...."nin 131 ada 8 parseli 3. kişiden satın aldığını, 122 ada 21 parselin muris ...."ye nasıl geçtiğini bilmediğini, yerel bilirkişi Abdullah ise tam tersine 122 ada 21 parseli muris ...."nin 3. kişiden satın aldığını, 131 ada 8 parselin muris ...."ye nasıl geçtiğini bilmediğini, davacı tanığı ... , 131 ada 8 parseli muris ...."nin 3. kişiden satın aldığını, 122 ada 21 parselin muris ...."nin eşi...."e evlatlığından kaldığını, davalı tanıklarının da taşınmazları davalının babası ...."in 3. şahıslardan satın aldığını beyan etmiş olmasına karşın mahalli bilirkişi ve davalı tanık beyanları ile davacı tanıklarının beyanları arasındaki çelişki giderilmemiş, taşınmazların muris ...."den mi kaldığı, yoksa davalının babası .... tarafından mı satın alındığı yeterince araştırılmamıştır. Doğru sonuca varabilmek için mahallinde mahalli bilirkişiler ve HMK"nın 31. maddesi uyarınca hakimin davayı aydınlatma görevi kapsamında, taraflara gerektiğinde yeni tanık bildirme hakkının hatırlatılması suretiyle tarafların bildireceği tanıklar hazır olduğu halde yeniden keşif yapılarak, temyize konu taşınmazların evveliyatında kime ait olduğu, kim tarafından satın alındığı, üzerindeki zilyetliğin kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle sürdürüldüğü kesin olarak belirlenmeli, beyanlar arasında çelişki bulunması h....nde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkiler giderilmeye çalışılmalı, çelişkinin giderilememesi h....nde hangi beyanlara neden üstünlük tanındığı kararda tartışılıp gerekçelendirilmeli, tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu şekilde bir araştırma yapılmadan eksik inceleme ile karar verilmiş olması isabetsiz olup, davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep h....nde temyiz edene iadesine, 07.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.