Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/13739 Esas 2008/6393 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/13739
Karar No: 2008/6393
Karar Tarihi: 22.04.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/13739 Esas 2008/6393 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/13739 E.  ,  2008/6393 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Elazığ İş Mahkemesi
    TARİHİ : 07/02/2007
    NUMARASI : 2006/519-2007/46
              
    Davacı,  04.11.2005 tarihinde geçirdiği kazanın iş kazası olduğunun tespitine  karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalılardan Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Dava, davacının maruz kaldığı zararlandırıcı olayın  iş kazası olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiştir.
    Davacının mahkemeden hukuki korunma istemesinde, korunmaya değer bir yararı olmalıdır. Davacının dava hakkında sahip olması, dava açabilmesi için yeterli değildir. Dava hakkı hukuki yarar ile sınırlıdır.
    Somut olayda, davacının davalı işveren H. Konut Yapı Kooperatifinde 8.10.2005 tarihinde işe başladığına dair işe giriş bildirgesinin, 25.5.2006 tarihinde kurum kaydına alındığı, davacının 4.11.2005 tarihinde davalı kooperatifte geçirmiş olduğu zararlandırıcı olayı kuruma ihbarda bulunması üzerine yapılan müfettiş soruşturması sonucunda,   dava tarihi olan 31.8.2006 tarihinden önce düzenlenen 19.4.2006 tarih ve 34/12 sayılı raporla  Sosyal Güvenlik Kurumunca olayın 506 sayılı Yasa’nın 11. maddesine göre iş kazası olduğunun kabul edildiği, davalı işveren vekilinin 7.11.2006 havale tarihli cevap dilekçesinde de bu nedenle  davacının dava açmakta hukuki yararın bulunmadığının  açıkça  belirtildiği anlaşılmaktadır.
    Mahkemece açıklanan doğrultuda davacının hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olmuştur.
    O halde  davalı kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ :Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.