20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/12389 Karar No: 2019/2050 Karar Tarihi: 21.03.2019
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/12389 Esas 2019/2050 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava konusu, 191.26 m2 yüzölçümündeki arazinin tespiti ile ilgilidir. Hazine vekili, arazinin ormanlık alan olduğunu ve zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleşmediğini ileri sürerek tespitin iptalini ve arazinin Hazine adına tapuya kaydını talep etmiştir. Mahkeme, yaptığı yargılama sonucunda arazinin orman sayılmayan yerlerden olduğunu ve davalı lehine zilyetlikle edinme şartlarının oluştuğu gerekçesiyle, davanın reddi ile tespit gibi tapuya kayıt ve tescil kararı vermiştir. Hazine vekili tarafından temyiz edilen karar, uzman orman bilirkişinin incelemesi sonucunda orman sayılmayan yerlerden olduğu, davalı yararına zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle onanmıştır. Kararda, 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesiyle yapılan kadastro çalışmalarına vurgu yapılmıştır.
20. Hukuk Dairesi 2016/12389 E. , 2019/2050 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Çekişmeli ...köyünde bulunan 103 ada 14 parsel sayılı 191,26 m2 yüzölçümündeki taşınmaz belgesizden arsa niteliğinde ... adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine vekili, dava konusu taşınmazın öncesinin orman olduğunu, Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden bulunduğunu, ayrıca özel mülkiyete konu olamayacağını ve zilyetlikle mülk edinme koşulları gerçekleşmediğini ileri sürerek tespitin iptali ile taşınmazın Hâzine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu ve davalı lehine zilyetlikle edinme şartlarının oluştuğu gerekçesiyle davanın reddi ile ... köyünde bulunan 103 ada 14 parselin tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm Hazine vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmiştir. Dava, kadastro tespitine itiraz davasıdır. Taşınmazın bulunduğu yörede ilk tesis kadastrosu 766 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmıştır. 2015 yılında, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 22/a maddesi ile yenileme çalışması ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun EK-5 maddesi gereği orman kadastro çalışmaları yapılmış, orman kadastro çalışmaları 03/10/2015 tarihinde kesinleşmiştir. Dava konusu taşınmaz 3402 sayılı Kadastro Kanununun Geçici 8. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmalarında davalı adına tespit edilmiş, askı süresinde dava açıldığından kesinleşmemiştir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen davalı yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince Hazineden harç alınmasına yer olmadığına 21/03/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.