11. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/12070 Karar No: 2016/6709 Karar Tarihi: 16.06.2016
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/12070 Esas 2016/6709 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2015/12070 E. , 2016/6709 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 15.10.2014 gün ve 2014/1271-2014/229 sayılı kararı onayan Daire’nin 08.06.2015 gün ve 2015/1105-2015/7922 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili, dava dışı ... San. Tic. Ltd. Şti. ve bu şirketin ortaklarının deri işiyle uğraştıklarını beyanla müvekkilleri şirketten küçük miktarlı peşin alımlar yaptıklarını, bu şekilde güven tesis eden kişilerin önemli bir sipariş aldıklarını belirterek ve karşılığını davalı bankadan aldıkları çeklerle ödemek üzere 1.000.000 TL"lik sipariş verdiklerini, yüksek miktarlı talep karşısında basiretli bir şekilde hareket etmek isteyen müvekkillerinin şirketi bankaya sorduklarında ciddi araştırmalar yaptıktan sonra çek karnesi verdiklerini, şirket yetkilisinin sağlam bir kişi olduğunun ve şimdiye kadar hiçbir çeklerinin dönmediğinin beyan edildiğini, müvekkillerinin adı geçenleri alış veriş yaptıkları üçüncü kişiler nezdinde de araştırdıktan sonra 1.000.000 TL"lik alış veriş yapmalarının mümkün olmadığını beyan ederek 300.000 TL tutarında deri ve deri mamülleri verdiklerini, ancak aldıkları çekler karşılıksız çıktığı gibi ... San. Tic. Ltd. Şti."nin paravan bir şirket ve yetkilisi..."ın ise sicilli bir dolandırıcı olduğunun anlaşıldığını, adı geçenin karşılıksız çekleri nedeniyle Merkez Bankasına bildirim yapılmış olduğunu ve çek karnesi iade etmemekten kesinleşmiş mahkumiyetinin de bulunduğunu, icra takibinde şirkete tebligat yapmanın mümkün olmadığını, davalının düşük limitli kredi kartı bile verilmeyecek şahıslara sağlam müşteridir diyerek özen yükümünü ihlal ettiğini ileri sürerek, uğramış oldukları zarar için şimdilik 50.000 TL"nin olay tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah dilekçesiyle talebini 69.829 TL ye yükseltmiştir. Davalı vekili,davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davacının tahsil edemediği 139.658,15 TL çek bedelinin yarısı olan 69.829,00 TL"nin 14/03/2006 tarihinden ıslah tarihi olan 06/04/2009 tarihine kadar yasal faizi, bu tarihten itibaren ise avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline dair verilen kararın davalı vekilince temyizi üzerine karar dairemizce onanmıştır. Davalı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 3,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 265,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak ..."ye gelir kaydedilmesine, 16.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.