Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/822
Karar No: 2021/5670
Karar Tarihi: 21.04.2021

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2021/822 Esas 2021/5670 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, 1990-2005 tarihleri arasında gerçek kazanç tutarı üzerinden primlerinin hesaplanmasını talep etmiş ancak talebini sonradan sınırlandırarak sadece 2001-2005 tarihleri arasında prime esas kazancın tespitini talep etmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak Yargıtay 10. Hukuk Dairesi'nin daha önceki bir kararına atıfta bulunarak, prime esas kazancın gerçek ücretten tespiti konusunda yeterli araştırma yapılıp yapılmadığı noktasında toplanan uyuşmazlık nedeniyle davacının belirttiği miktarları yazılı delillerle kanıtlaması gerektiği belirtilmiştir. Davanın yasal dayanakları olarak 506 sayılı Kanun'un \"Prime esas ücretler\" başlıklı 77. maddesi ve 5510 sayılı Kanun'un \"Prime esas kazançlar\" başlıklı 80. maddesi gösterilmiştir. Ayrıca, 506 sayılı Kanun'un 79/10. ve 5510 sayılı Kanun'un 86/9. maddelerine dayalı olarak açılan bu tür hizmet tespiti davalarında kesinleşen mahkeme ilamının önemine değinilmiştir. Bu ilam işverence Kuruma verilmeyen belgelerin yerine geçecek niteliktedir ve hükümde ayrıca 77 ve 80. maddelere göre hesaplanacak olan 1 günlük ücretin belirtilmesi gerekmektedir. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun bir hakkın doğumu için yapılan hukuki işlemlerin, belirli bir tutarı geçmesi halinde senetle kanıtlanması gerektiği, bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri belirli bir tutardan düşük olsa bile senetsiz kanıtlanamayacağı hüküm altına alınmıştır. Ancak senetle kanıtlanması gereken konularda karşı tarafın açık muvafakati durumunda tanık dinlendiği, delil başlangıcı olan belgeler varsa tanık dinlenebileceği açıklanm
10. Hukuk Dairesi         2021/822 E.  ,  2021/5670 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava, prime esas kazancın tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma sonrası ilâmında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, taraf avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu nlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafındann düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davacı, 09.07.1990-21.05.2005 tarihleri arası bildirimlerinin gerçek kazanç tutarı üzerinden tespitine karar verilmesini talep etmiş ancak 13.05.2015 tarihli bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde talebini sınırlandırarak 18.02.2001 – 21.03.2005 tarihleri arası prime esas kazancın tespitini talep etmiş ve mahkeme davanın bozma sonrası kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne dair verilen 18/02/2016 tarihli ilk karar, Dairemizin 10/05/2018 tarih 2016/6360 Esas, 2018/4610 Karar sayılı ilamıyla"Uyuşmazlık konusu husus, davacının çalıştığı dönemde prime esas kazancının gerçek ücretten tespiti konusunda yeterli araştırma yapılıp yapılmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Davanın Yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun “Prime esas ücretler” başlığını taşıyan 77. maddesinin 1. fıkrası ile 5510 sayılı Kanunun “Prime esas kazançlar” başlıklı 80. maddesinin birinci fıkrasında, sigortalıların prime esas kazançlarının nasıl belirleneceği açıklanmıştır. Diğer taraftan 506 sayılı Kanunun 79/10. ve 5510 sayıl Kanunun 86/9. maddelerine dayalı olarak açılan bu tür hizmet tespiti davalarında kesinleşen mahkeme ilamı, işverence Kuruma verilmeyen belgelerin yerine geçecek nitelikte olduğundan hükümde ayrıca 77 ve 80. maddelere göre hesaplanacak olan 1 günlük ücretin belirtilmesi de gerekmektedir. 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun; 288. maddesinde, bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri belir bir tutarı geçtiği takdirde senetle kanıtlanması gerektiği, bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri, ödeme veya borçtan kurtarma (ibra) gibi herhangi bir sebeple belirli bir tutardan aşağı düşse bile senetsiz kanıtlanamayacağı bildirilmiş, 289. maddesinde, 288. madde uyarınca senetle kanıtlanması gereken konularda yukarıdaki hükümler hatırlatılarak karşı tarafın açık muvafakati durumunda tanık dinlenebileceği, 292. maddesinde de, senetle kanıtlanması zorunlu konularda yazılı bir delil başlangıcı varsa tanık dinlenebileceği açıklanarak delil başlangıcının, dava konusunun tamamen kanıtlanmasına yeterli olmamakla birlikte, bunun var olduğunu gösteren ve aleyhine sunulmuş olan tarafça verilen kağıt ve belgeler olduğu belirtilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 200 ve 202. maddelerinde de bu düzenlemeler korunmuştur.
    Kuruma ödenmesi gereken sigorta primlerinin hesabında gerçek ücretin/kazancın esas alınması gerekmekte olup hizmet tespiti davalarının kamusal niteliği gereği, çalışma olgusu her türlü kanıtla ispatlanabilmesine karşın ücret konusunda aynı genişlikte ispat serbestliği söz konusu değildir ve değinilen maddelerde yazılı sınırları aşan ücret alma iddialarının yazılı delille kanıtlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Ücret tutarı maddede belirtilen sınırları aştığı takdirde, tespiti gereken gerçek ücretin; hukuksal geçerliliğe sahip olarak düzenlenmiş bulunmaları kaydıyla, sigortalının imzasını içeren aylık ücreti gösteren para makbuzları, banka kayıtları, ticari defter kayıtları, ücret bordroları gibi belgelerle kanıtlanması olanaklıdır. Yazılı delille ispat sınırının altında kalan miktar için tanık dinlenebileceği gibi, tespiti istenen miktar sınırı aşsa dahi varlığı iddia edilen çalışmanın öncesine ve sonrasına ait yazılı delil başlangıcı sayılabilecek belgeler bulunuyorsa tanık dinlenmesi mümkündür. Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 20.10.2010 gün ve 2010/10-480 Esas - 2010/523 Karar, 20.10.2010 gün ve 2010/10-481 Esas - 2010/524 Karar, 20.10.2010 gün ve 2010/10-482 Esas - 2010/525 Karar, 19.10.2011 gün ve 2011/10-608 Esas - 2011/649 Karar, 19.06.2013 gün ve 2012/10-1617 Esas - 2013/850 Karar sayılı ilamlarında da aynı görüş ve yaklaşım benimsenmiştir."şeklindeki gerekçesiyle bozulmuştur.
    Eldeki somut olayda prime esas kazanç yazılı delil ile ispatlanmalıdır. Mahkemece, hükme esas alınan biliriki raporunda ... Altuncu tarafından davacıya ödendiği tespit edilen "2001 senesi 8. ve 9. ay maaşları harici elden açık toplam 450.000.000 TL verildi." "Ocak-Haziran 2002 tarihleri bordro harici açık olarak verilen ücret; ocak/Şubat/Mart/Nisan/Mayıs/Haziran aylarında her ay 225.000.000 TL ödeme" " İş Bankası kanalıyla, davacının hesabına 19/01/2005 tarihinde gönderilen 520 TL" ve "Maaş olarak açıktan yapılan ödemeler başlıklı yazı ile Ağustos, Eylül, Ekim, Kasım ayları her ay için 520 TL ödeme" yapılmasına ilişkin belgeler dikkate alınarak davanın kısmen kabulüne karar veilmiş ise de verilen karar eksik inceleme ve arştırmaya dayalıdır.
    Mahkemece yapılacak iş; söz konusu bu belgeler davalı şirketten sorulmalı, belgeleri düzenleyen ..."nun bu belgeleri düzenleme yetkisinin bulunup bulunmadığı araştırılmalı, ödemeleri yapan ..."un, davalı şirkette görevinin tam olarak ne olduğu açıkça ortaya konularak, mahkemece ... tanık olarak dinlenilmeli, belge asılları istenerek imzaya itiraz olması halinde imza incelemesi yaptırılmalı ve önceki bozma ilamımızdaki belirtilen hususlarda dikkate alınarak yapılacak araştırma ve inceleme sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, taraf avukatlarının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacı ve davalılardan ... Oto Lastik Takoz San. ve Tic. A.Ş."ye iadesine, 21/04/2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi