15. Hukuk Dairesi 2018/3311 E. , 2019/5118 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davacı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalılar vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 26.04.2010 tarihli eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili talebiyle başlatılan ilamsız icra takibine itirazın iptâliyle takibin devamı istemine ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalıların tüm temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davacının temyiz itirazlarına gelince;
Davacı yüklenici şirket davasında, davalı konumundaki iş sahibi şirket ve diğer davalı kefil ... ile 26.04.2010 tarihli Elektrik - Elektronik - CNC Otomasyon Sözleşmesi imzalandığını, davalı iş sahibi şirketin bu sözleşmeden önce de davacının yardımı ve desteği ile “CNC Dört Kenar Yüzey Frezleme Tezgahı Geliştirilmesi” isimli ve 7090890 numaralı proje ile “Derin Delik Delme Makinesi” isimli ve 7090268 numaralı projelerle TÜBİTAK’a başvuru yaparak teşvik ödemesi aldığını, dava ve takip konusu sözleşme kapsamında da davacı yüklenici şirket tarafından “CNC Dört Eksek Yatay İşleme Tezgahı Prototipi Geliştirilmesi” isimli ve 3100116 numaralı proje kapsamında bir adet makine imal edilerek iş sahibinin işyerine kurulduğunu, bunun dışında sözleşme konusu işlerden olan orbital kesim makinesinin de parçaları davacı tarafından temin edilerek davalı işletmesine kurulup çalışır hale getirildiğini, makinelerin halen davalı uhdesinde olduğu ve yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesiyle iddialarının haklılığının anlaşılacağını, sözleşmede kararlaştırılan (KDV Hariç)
242.000,00 TL iş bedelinden 48.000,00 TL’lik kısmının “Elektrik Elektronik Tesisat ve 4 Eksen CNC Sistem Tasarımı ve Uygulaması” konulu fatura kesilerek davalıdan tahsil edildiğini, bakiye iş bedeli alacağı 194.000,00 TL’nin tahsili talebiyle başlatılan ilamsız icra takibine davalılar tarafından haksız olarak itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptâliyle icra inkar tazminatı ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde, sunulan sözleşmenin geçerli olmadığı ve iş sahibi şirketi bağlamadığını, davacının yaptığını iddia ettiği işlerden CNC Dört Eksen Yatay İşleme Tezgahı’nın bedelinin davacıya fatura karşılığında ödendiğini, davalının bedel talebine konu ettiği diğer iş olan Orbital Kesim Tezgahının müstakil bir iş olmayıp yedi sekiz üniteden oluşan kompoze (birleşik) bir sistemin bir parçası olduğunu, bu birleşik sistem için davacıyla çalışılması düşünülerek 165.000,00 TL + KDV bedel öngörülerek TÜBİTAK’a 3100267 numaralı başvuru yapıldığını, başvurunun bedel 80.000,00 TL’ye indirilerek kabul edildiğini, sistem içerisindeki orbital kesim tezgahının toplam 22.620,00 TL + KDV bedel ödenerek dava dışı iki şirkete yaptırıldığı gibi sistemin diğer birimlerinin de davacı dışında başka şirketlere yaptırıldığını, başvurusu sırasında davacı ve davalı arasında imzasız taslak bir sözleşme sunulduğundan davacının kötü niyetli olarak bedel tahsil etmeye çalıştığını, davacının dava konusu işte kullanılmış gibi göstermeye çalıştığı malzeme faturalarının dava dışı işlerde kullanıldığı ve bedellerinin kendisine daha önceden ödendiğini, davacının sunduğu teslim belgesinin de gerçeği yansıtmadığını, talep edilen bedellerin fahiş olduğunu, esasen davacıya hak ettiğinden daha fazla ödeme yapıldığını savunarak davanın reddiyle davacının kötü niyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama ve alınan bilirkişi raporları doğrultusunda davacı tarafından sunulan sözleşmenin geçerli sayıldığı; ancak, keşif ile alınan bilirkişi raporunda dava konusu orbital kesim makinesinin dizayn, parça temin ve montaj işlerinin davacı taraf olduğunu gösteren dosyaya sunulmuş bir belge bulunmadığı gibi makineler üzerinde davacı tarafından yapıldıklarını gösteren bir rumuz veya işaret bulunmadığının tespit edildiği, TÜBİTAK’a yazılan müzekkereye verilen cevaptan da davacının yaptığını iddia ettiği işlerin başka şirketlerce yapıldığının görüldüğü son celsede tahkikata devam edilmesine dair oluşturulan ara kararının davacının gerek olmadığı beyanı üzerine yerine getirilmediği, sonuç olarak davacının iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine, davacının kötü niyeti ispat edilemediğinden davalının tazminat isteminin kabul edilemeyeceğine karar verilmiştir. Karar, davacı vekilince esas yönünden, davalılar vekilince ise kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiği iddiasıyla temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında geçerli bir eser sözleşmesi ilişkisi kurulması durumunda işi üstlenen yüklenicinin işe hiç başlamadığı ya da işi terk ederek yarım bıraktığı iş sahibi tarafından yasal delillerle kanıtlanmadıkça sözleşmeye uygun olarak gerçekleştirilen imalatın bu işi üstlenmiş olan yüklenici tarafından yapılmış kabul edilmesi gerektiği, Dairemiz uygulamalarında karine olarak kabul edilmektedir. Dosya kapsamı, mahkemenin bu yöndeki kabulü ve davalıların mahkeme gerekçesine karşı temyiz itirazlarının bulunmaması sebebiyle taraflar arasında 26.04.2010 tarihli yazılı bir eser sözleşmesi ilişkinin kurulduğu ve akdin geçerli olduğu anlaşılmaktadır. Sözleşme feshedilmediği gibi iş sahibinin, yüklenicinin işi bırakıp gittiğine dair bir tutanağı veya yaptırdığı delil tespiti de bulunmamaktadır.
Mahkemece, davalı iş sahibi şirketin dava dışı TÜBİTAK’a verdiği faturalar ile işi davacıya değil, üçüncü kişilere yaptırdığının anlaşıldığı kabul edilerek dava reddedilmiştir. TÜBİTAK’tan gelen yazı cevabı ve ekindeki faturalara karşı davacı söz konusu faturaların, dava konusu sözleşme kapsamında gerçekleştirilen ve mevcudiyeti keşfen belirlenen iş ve imalatlarla uyumlu olmadığı ileri sürülmesine rağmen bu husus yeterince incelenmediği gibi mahkeme kararı gerekçesinde de bu iddialara neden itibar edilmediği belirtilmemiştir.
Bu durumda mahkemece mahallinde inceleme yapılarak rapor düzenleyen ikinci bilirkişi kurulundan, dava dışı TÜBİTAK’tan verilen yazı cevabı ve ekindeki faturaları inceleyerek TÜBİTAK’a sunulan ve dava dışı şirketlerin düzenlediği faturalara içeriklerindeki malzemelerin taraflar arasındaki sözleşmede yapımı kararlaştırılan ve keşifte belirlenen makinalara uygun olup olmadıkları konusunda, TÜBİTAK’a faturaların sunulduğu tarihler de değerlendirilmek suretiyle gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor alınıp sonucuna uygun bir bir karar verilmesi gerekirken bu hususlar üzerinde durulmaksızın davacının davasının reddi doğru görülmemiş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 2.037,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalılardan alınarak Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunan davacıya verilmesine, 5766 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile yapılan değişiklik gereğince Harçlar Kanunu 42/2-d maddesi uyarınca alınması gereken bakiye 42,60 TL harcın temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 87,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalılardan alınmasına, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 11.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.