8. Ceza Dairesi 2017/16618 E. , 2017/12676 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten yaralama, tehdit, konut dokunulmazığının ihlali, 6136 sayılı Yasaya aykırılık ve cinsel taciz
HÜKÜM : Hükümlülük
Gereği görüşülüp düşünüldü:
I- Sanık hakkında 6136 sayılı Yasa"ya aykırılık suçundan kurulan hükme yönelik sanık müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık hakkında, TCK.nun 58. maddesinin uygulanmasına yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamede yer alan bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanık müdafinin, sübuta, eksik incelemeye, tekerrüre, lehe hükümlerin uygulanmadığına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün ONANMASINA,
II- Sanık hakkında katılan ..."e yönelik kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanık müdafinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak,
1- Oluşa ve dosya kapsamına göre, katılanın, sanığın, kız kardeşine karşı işlediği iddia edilen cinsel taciz, tehdit ve konut dokunulmazlığının ihlali eylemlerini sanığa sorduğu, bu konuda aralarında tartışma çıktığı, tartışma esnasında sanığın, 6136 sayılı kanun kapsamında bilye atar tabanca ile katılana yönelik bir kaç metre mesafeden birden fazla ateş ederek katılanı burun üstünde ve sağ maksiller bölgede kurşun girişi olacak, sol maksiller sinüs lateral duvarında parçalı kırık oluşacak, hayati tehlike oluşturmayacak ve basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaraladığı olayda; suçta kullanılan aletin öldürmeye elverişliliği, ateş mesafesi, hedef alınan vücut bölgesi, meydana gelen yaralanmaların niteliği, ateş sayısı ve katılan ile sanık arasındaki husumetin yoğunluğu dikkate alındığında, sanığın eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde kasten yaralama suçundan cezalandırılmasına karar verilmesi,
2- Kabule ve uygulamaya göre de;
a- Sanık hakkında TCK.nun 86/1 ve 86/3-e maddeleri ile tayin edilen cezadan TCK.nun 87/3. maddesi gereğince 1/6 oranında artırılması sonucu sanık hakkında 1 yıl 9 ay yerine, 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezasına, TCK"nun 62.maddesi gereğince 1/6 oranında indirim yapılması sonucu 1 yıl 5 ay 15 gün hapis cezası yerine 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezası belirlenmesi suretiyle eksik ceza tayini,
b- Adli tıp kriterleri açısından kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarına etkisinin hafif (1) ila ağır (6) derece şeklinde sınıflandırılması ve 5237 sayılı TCK.nun 87/3. maddesinde kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisine göre cezanın en fazla 1/2 oranında artırılmasının öngörülmüş olması karşısında, katılanın adli raporunda vücudundaki kemik kırığının hayat fonksiyonlarına etkisinin orta (3) derece olduğunun belirtilmesine rağmen, TCK.nun 3. maddesine göre orantılılık ilkesine aykırı olarak sanığın cezasından 1/6 oranında artırım yapılması suretiyle eksik ceza tayini,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK.nun 321 ve 326/son maddeleri gereğince ceza miktarı yönünden kazanılmış hakları saklı kalmak kaydıyla BOZULMASINA,
III- Sanık hakkında katılan ..."ya karşı tehdit, cinsel taciz, konut dokunulmazlığını ihlal, kasten yaralama, katılan ..."ye karşı kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlere yönelik sanık müdafi ve şikayetçi ... vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
... vekilinin sanığın, katılanlar ... ve ...’ya karşı eylemlerine ilişkin temyizi ile sınırlı ve duruşmadan usulüne uygun haberdar edilmeyen şikayetçi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının gerekçeli kararın tebliği üzerine hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından, şikayetçi kurumun 5271 sayılı CMK.nun 260/1. madde ve fıkrası uyarınca yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Şikayetçi kurumun duruşmadan haberdar edilip iddia ve delillerini sunma ve davaya katılma olanağı sağlanarak sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, iddia hakkı kısıtlanmak suretiyle CMK.nun 233 ve 234. maddelerine aykırı davranılması,
Yasaya aykırı, sanık müdafinin ve şikayetçi kurum vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.