17. Hukuk Dairesi 2014/18964 E. , 2017/1961 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı ve dahili davacılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, davacının eşi ..."e çarpmasıyla oluşan kazada, murisin ağır biçimde yaralanıp uzun süre komada kaldıktan sonra 09.12.2008 tarihinde öldüğünü, dava konusu kazaya ilişkin olarak ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2006/249 sayılı dosyasında tazminat davası açıldığını, bu dosyada alınan raporla davacının zararının 4.308,00 TL. olarak hesaplandığını, anılan davada taleple bağlı kalınarak davacı için 3.000,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatına hükmedildiğini, fazlaya ilişkin tazminat alacaklarının tahsili için işbu davanın açıldığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.308,00 TL. destekten yoksun kalma tazminatının, kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiş; yargılamanın devamı sırasında, davacının ölümü nedeniyle, mirasçıları adına davaya devam edilmiş ve 14.03.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle, destek ..."in ölümü ile davacı ..."nin ölüm tarihi arasındaki destekten yoksun kalma zararı olarak 3.000,00 TL"nin tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, kaza tarihini kapsar poliçe bulunmadığından davacının sigortalılık ilişkisini ispat etmesi gerektiğini, kaza ile ölüm arasında 6 yıl bulunduğundan illiyet bağının araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... vekili, davaya konu kazanın 28.02.2002 tarihinde gerçekleştiğini ve ceza zamanaşımı süresi de dolduktan sonra açılan davanın zamanaşımına uğradığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı Or Koop. ... ve Çevresi Tar. Kal. Koop. vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davacı tarafça daha önce ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nde açılan davada verilen hükmün temyizi üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi"nin bozma ilamında da belirtildiği üzere, sağ kişinin desteğinden yoksun kalındığı iddiası ile açılmış davanın yasal şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve dahili davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, davacı murisinin ölümü nedeniyle, 6098 sayılı TBK"nun 53. maddesi (818 sayılı BK"nun 45/2. md.) gereğince maddi tazminat istemine ilişkindir.
TBK"nun 53. maddesi (818 sayılı BK"nun 45/2. md.) gereği, ölüm neticesi olarak diğer kimseler müteveffanın yardımından mahrum kaldıkları takdirde, onların bu zararını da tazmin etmek lazım gelir. Yasa metninden de anlaşılacağı gibi destekten yoksun kalma tazminatının konusu, desteğin yitirilmesi nedeniyle yoksun kalınan zarardır. Buradaki amaç, destekten yoksun kalanların, desteğin ölümünden önceki yaşamlarındaki sosyal ve ekonomik durumlarının korunmasıdır. Olaydan sonraki dönemde de, destek olmasa bile, onun zamanındaki gibi aynı şekilde yaşayabilmesi için muhtaç olduğu paranın ödettirilmesidir.
Somut olaya bakıldığında; davacı ..."nin eşi olan ..., davaya konu olayda yaralanmış ve uzunca bir süre komada kaldıktan sonra, 09.12.2008 tarihinde ölmüştür. Davacının eşinin ağır bedensel zarara uğrayıp komaya girmesi nedeniyle, davacı ..."nin eşinin desteğinden yoksun kaldığı gerekçesiyle açtığı, ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2006/249 Esas sayılı dosyasında, davacı lehine destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilmiş, mahkemenin bu kararı, dava tarihi itibariyle davacının eşi ..."in sağ olması nedeniyle, davacının destekten yoksun kalma tazminatı talep hakkı bulunmadığı gerekçesiyle bozulmuş, bozma sonrası yapılan yargılamada da bu gerekçeyle, davacının destekten yoksun kalma istemi reddedilmiş ve bu karar 15.04.2013"te kesinleşmiştir.
Temyize konu olay nedeniyle, davacı ..."nin bakiye destekten yoksun kalma tazminatı için dava açılmış, 14.03.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle, destek ..."in ölümü ile davacı ..."nin ölüm tarihi arasındaki destekten yoksun
kalma zararı olarak 3.000,00 TL"nin tahsili talep edilmiştir. Davacı ..."nin isteminin dayanağı olan kaza nedeniyle desteğinin ölüm tarihi 09.12.2008, davanın açıldığı tarih ise 06.01.2011"dir. Yani davacı ... için, eşi olan ..."in ölümü nedeniyle destekten yoksun kalma tazminatı talep hakkının bulunduğu zamanda dava açılmış olduğundan, davacı ..."nin sağ eşinden dolayı tazminat isteminde bulunması gibi bir durum sözkonusu değildir.
Bu durumda mahkemece, davacı ..."nin eşi ..."in ölüm tarihi ile davacı ..."nin ölüm tarihi arasındaki dönem için talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının miktarı konusunda, uzman aktüerya bilirkişisinden rapor alınarak, oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; davacının, eşi ..."in halen sağ olduğu 2006 yılında açtığı davaya ilişkin Yargıtay bozma ilamına dayanılarak, eldeki dava yönünden de davacının sağ eşi nedeniyle tazminat isteyemeyeceği biçiminde, yanılgılı değerlendirme ve hatalı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
2-Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT"nin 3/2 maddesinde "müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur" düzenlemesine yer verilmiştir. Somut olayda, davada kendilerini vekille temsil ettiren davalıların, davaya konu edilen tazminattan, davacıya karşı müteselsilen sorumlu oldukları, tüm davalılar bakımından red sebebinin aynı olduğu gözetilerek, anılan tarife hükümleri gereği tek vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunması da doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı ve dahili davacılar vekilinin, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ve dahili davacılara geri verilmesine 27/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.