Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/12661 Esas 2016/6688 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12661
Karar No: 2016/6688
Karar Tarihi: 16.06.2016

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2015/12661 Esas 2016/6688 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2015/12661 E.  ,  2016/6688 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ



    Taraflar arasında görülen davada ... 36. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 08/07/2014 gün ve 2013/276 - 2014/173 sayılı kararı onayan Daire"nin 11/03/2015 gün ve 2014/16122 - 2015/3364 sayılı kararı aleyhinde taraf vekilleri tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
    Davacı vekili, müvekkilinin ... Barosuna bağlı olarak serbest avukatlık yaptığını, mesleki tazminat sorumluluğunun davalı şirket nezdinde sigorta ettirildiğini, davalı şirketin, 03.05.2010 tarihli, 171211710 numaralı poliçe ile müvekkilinin risklerini Mesleki Sorumluluk Sigortası kapsamında sigortaladığını, bu poliçenin 2011 ve 2012 yıllarında yenilenerek kesintisiz olarak devam ettirildiğini, müvekkilinin avukat olarak vekalet görevini yürüttüğü ... unvanlı bir şirketin müvekkili aleyhine tazminat davası açtığını, davanın mesleki sorumluluk nedeniyle açıldığını, hasar ihbarını alan davalı şirket, müvekkiline muhatap ihtarnamesi ile cayma hakkını kullandığını bildirdiğini ve gerekçe olarak, Mesleki Sorumluluk Sigortası Genel Şartları C-2 maddesine dayandığını; "sözleşme yapılırken beyan edilmesi zorunlu hususların beyan edilmemiş olduğunu" iddia ettiğini, davalı şirketin dayandığı Genel Şartlar C-2 hükmüne göre davalı şirketin cayma hakkını elde edebilmesi için davacı tarafından bir beyanda bulunulmuş olması ve bu beyanın da yanlış ve eksik olması gerektiğini, davalı şirket tarafından müvekkiline bu konuyla ilgili herhangi bir soru sorulmadığını, anılan kuralın sonuç doğurabilmesi için sigortacının soru sorması ve bu sorunun hiçbir tereddüte yer vermeyecek bir biçimde açık olması, bu soruya sigorta ettirenin- sigortalının cevap vermesi ve bu cevap verme sürecinde yanlış ya da eksik cevap vermesi gerektiğini, böyle bir durum olmadığına göre sigortacının hasar ortaya çıktıktan sonra böyle bir beyanda bulunmasının hakkın suistimalini teşkil ettiğini ve dolayısıyla davalı şirketin Genel Şartlar C-2 maddesine dayalı olarak cayma hakkını kullanmasının hukuka ve sözleşme şartlarına aykırı olduğunu belirterek, davalı şirketin cayma beyanının hukuka aykırı ve bu çerçevede taraflar arasına münakit 2010, 2011, 2012 yılları sigorta sözleşmelerinin geçerli olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce gerekçe ilave edilerek onanmıştır.
    Bu kez taraf vekilleri karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere, 6102 sayılı Kanun’un 1440/2 ncı maddesi hükmü uyarınca cayma süresinin somut olayda 15 gün olmasına ve Dairemiz ilamında genel şartlardan hareketle belirtilen 1 aylık sürenin dahi esasen sonuca etkili görülmemesine göre, taraf vekillerinin HUMK.nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteklerinin reddi gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin karar düzeltme isteklerinin HUMK.nun 442.maddesi gereğince REDDİNE, aşağıda yazılı bakiye 3,20 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca takdiren 265,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak ... "ye gelir kaydedilmesine, 16/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.