5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/15687 Esas 2021/5040 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/15687
Karar No: 2021/5040
Karar Tarihi: 30.03.2021

5607 sayılı Kanuna muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2018/15687 Esas 2021/5040 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanık hakkında 5607 ve 4733 sayılı yasalara muhalefet suçlamasıyla kamu davası açıldığını ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiğini belirtti. Ancak kararın TAPDK'na tebliğ edilmeden kesinleştiği ve sanığın sonrasında kasten suç işlediği için önceki hükmün açıklanmasına karar verildiği bildirildi. Sanığın suçu 4733 ve 5607 sayılı yasalara muhalefet suçunu oluşturduğu ve zarar görenin TAPDK ve Gümrük İdaresi olduğu ifade edildi. Ancak hükmün inceleme tarihi itibarıyla zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığı için hükmün bozulmasına karar verildiği belirtildi. Kararda, 5237 sayılı TCK'nın 66/1-e ve 66/2. maddelerinde öngörülen 8 yıllık asli zamanaşımı süresi tamamlandığından kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verildiği ve kaçak eşyaların müsaderesine hükmedildiği açıklandı.
Kanun Maddeleri:
- 5607 sayılı Kanun
- 4733 sayılı Kanun
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu (TCK)
- 1412 sayılı Ceza Muhakemesi Usulü Kanunu (CMUK)
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK)
- TCK'nın 54/4. maddesi
- CMUK'nun 321. maddesi
- CMK'nun 223/8. maddesi

7. Ceza Dairesi 2018/15687 E. , 2021/5040 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık hakkında 5607 ve 4733 sayılı Yasalara muhalefet iddiası ile açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde, 07/06/2011 tarihinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, kararın TAPDK"na tebliğ edilmeden 24/02/2012 tarihinde kesinleştirildiği, sonrasında sanığın 03/01/2014 tarihinde kasten işlediği suç nedeniyle sanık hakkında verilen önceki hükmün açıklanmasına karar verilerek temyize konu hükmün kurulduğu,
Suç tarihi ve ele geçen eşyaların niteliği nazara alındığında, sanığın eyleminin 4733 ve 5607 sayılı Yasalara muhalefet suçunu oluşturduğu, bu suçtan doğrudan zarar görenin ise TAPDK ve Gümrük İdaresi olduğu, bu nedenle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 07/06/2011 tarihli hükme yönelik TAPDK"nun da itiraz hakkının bulunduğu, ancak söz konusu karar anılan kuruma tebliğ edilmediği için henüz kesinleşmediği ve sanık hakkındaki denetim süresi başlamadığı halde, denetim süresinde suç işlendiğinden bahisle yeni esasa kaydedilen dosyada sanık hakkında verilen önceki hükmün açıklanmasına karar verilerek yazılı şekilde hüküm tesisi mümkün değil ise de, hükmün inceleme tarihi itibariyle zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla,
Zamanaşımını kesen son işlemin sanığın mahkemede savunmasının alındığı 09/06/2010 tarihi olduğu, savunmasının alınmasından sonra zamanaşımını kesen herhangi bir işlem olmadığı temyiz inceleme gününde 5237 sayılı TCK"nun 66/1-e ve 66/2. maddelerinde öngörülen 8 yıllık asli zamanaşımı süresi tamamlanmış olduğundan, hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 5237 sayılı TCK"nun 66/1-e, 66/2 ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri uyarınca sanık hakkındaki kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, dava konusu kaçak eşyaların 5607 sayılı Yasanın 13/1. maddesi yollamasıyla TCK"nun 54/4. maddesi uyarınca MÜSADERESİNE, 30.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.