14. Ceza Dairesi 2012/8754 E. , 2014/1248 K.
"İçtihat Metni"
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından sanık ...’ün yapılan yargılaması sonunda; atılı suçlardan mahkûmiyetine dair Bakırköy 22. Asliye Ceza Mahkemesinden verilen 25.05.2010 gün ve 2008/826 Esas, 2010/352 Karar sayılı hükümlerin süresi içinde Yargıtayca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından tebliğname ile Daireye gönderilmekle incelenerek gereği düşünüldü:
Oluşa ve kabule göre, sanığın konut dokunulmazlığının ihlali eylemini birden fazla kişi ile gerçekleştirmesi karşısında, sanık hakkında TCK.nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.01.2013 tarih ve 2012/1142 Esas, 2013/17 Karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, TCK.nın 119. maddesi kapsamında nitelikli konut dokunulmazlığını bozma suçu, CMK.nın 253/1. fıkrası “b” bendi 3. nolu alt bendi kapsamı dışında bulunması sebebi ile uzlaşma hükümlerinin uygulanmamasında bir isabetsizlik bulunmadığından, sanık hakkında TCK.nın 109/3-b maddesinin uygulanma ihtimaline binaen usule uygun şekilde sanığın ek savunması alınmış olduğundan; müşteki Tijen’in katılma talebine yönelik bir karar verilmemişse de, yokluğunda verilen kararın usule uygun şekilde tebliğ edilip müşteki tarafından temyiz edilmemiş olduğundan, sanık hakkında TCK.nın 50. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunda bir karar verilmemesi ise, sanık hakkında verilecek cezanın TCK.nın 119/1-c maddesi uyarınca da artırılmış olsaydı, konut dokunulmazlığını ihlal suçundan hükmolunacak sonuç hapis cezası 1 yıl 8 ay olacağından, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 04.03.2008 gün ve 2008/6-47, 2008/43 sayılı Kararında da vurgulandığı gibi yanılgılı uygulama nedeniyle bir kez daha atıfet sağlanamayacağı nazara alınarak sanık hakkında TCK.nın 50. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek, bu hususlarda tebliğnamedeki bozma isteyen düşüncelere iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümde TCK.nın 53. maddesine ilişkin hak yoksunluklarının 1 yıl süre ile uygulanmasına karar verilmesi ve sanık hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan kurulan hükümde sanık hakkında hapis cezasına mahkûmiyetinin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK.nın 53/3. maddesine göre 53/1-c madde ve bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velâyet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile ilgili hak yoksunluğunun koşullu salıvermeye kadar uygulanacağı, alt soyu haricindekiler yönünden ise bu hak yoksunluğunun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden duruşma yapmaksızın CMUK.nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümlerde yer alan 5237 sayılı TCK.nın 53. maddesi gereğince hükmedilen hak yoksunluğu ile ilgili bölümlerin çıkarılarak, yerine “Sanığın 5237 sayılı TCK.nın 53/3. maddesine göre 53/1-c maddesinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velâyet, vesayet ve kayyımlık yetkileri ile haklarından koşullu salıverilme tarihine, 53/1. maddesinde yazılı diğer haklardan 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına"" ibarelerinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.