Taraflar arasındaki doğrudan iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi S. B."nin davalı şirkete ait otobüste yolculuk ederken söz konusu aracın yapmış olduğu kaza neticesinde vefat ettiğini, açtıkları dava sonucunda davalının, müvekkillerinden E.. B.."ye 58.041,52 TL maddi tazminat ile 4.500,00 TL manevi tazminat, M.. B.."ye ise 4.500,00 TL manevi tazminat ödemesine hükmedildiğini, ancak davalının hakkında yapılan ilamlı takip kesinleşmesine rağmen borcunu ödemediğini ve borcunu karşılayacak miktarda teminatta göstermediğini ileri sürerek, davalının doğrudan doğruya iflasını talep ve dava etmiştir. Davalı şirket, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; ilama bağlı alacak icra emriyle istenildiği halde borçlu şirket tarafından ödenmemişse, alacaklı tarafın Asliye Ticaret Mahkemesi"ne başvurarak borçlunun doğrudan iflasını isteyebileceği, somut olayda davacıların ilama müstenit alacaklarını Kayseri 3. İcra Müdürlüğü"nün 2006/11294 E. sayılı takip dosyasında talep ettikleri, davalı şirketin gönderilen icra emrine rağmen borcunu ödemediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalının İİK"nın 177/4. maddesi uyarınca doğrudan doğruya iflasına karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, İcra İflas Kanunu"nun 177/4. maddesine dayalı olarak doğrudan doğruya iflas istemine ilişkindir. İİK"nın 177/4 bent 2. cümlesi, ""Türkiye"de yerleşim yeri veya mümessili bulunan borçlu dinlenmek için kısa bir müddette mahkemeye çağırılır."" hükmünü içermektedir. Bu durumda mahkemece anılan madde uyarınca, davalı şirket temsilcisinin dinlenilmek üzere mahkemeye çağrılması için meşruhatlı davetiye çıkarılması, davetiyeye uyarak gelmesi halinde dinlenmesi gerekirken, emredici nitelikle olan ve esasen re"sen dikkate alınması gereken anılan yasal düzenleme gözetilmeden iflas kararı verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.