Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/11060 Esas 2008/5573 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/11060
Karar No: 2008/5573
Karar Tarihi: 10.04.2008

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2007/11060 Esas 2008/5573 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2007/11060 E.  ,  2008/5573 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Tarsus İcra Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 06/02/2007
    NUMARASI : 2005/206-2007/42

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı kararın temyizen tetkiki  davacı (3.Kişi) vekili tarafından istenmiş, mahkemece ilamında belirtildiği şekilde isteğin Reddine karar vermiştir.Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından  düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 
    Uyuşmazlık, üçüncü kişinin İcra ve İflas Kanunu’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı istihkak davasına ilişkindir. 
    Dava konusu taşınır mallar, dava dışı İ. Tic. Nak. A.Ş. tarafından (Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığı Mersin Serbest Bölge Müdürlüğü’nce onaylanan) 26.01.1999 tarihli kira sözleşmesi ile davacı üçüncü kişiye kiralanan Mersin Serbest Bölge alanındaki kapalı depoda haczedilmiştir. Bu adresin takip borçlusu ile hiçbir ilişkisi yoktur. Ödeme emri, borçluya haciz adresinde tebliğ edilmediği gibi, borçlu şirketin haciz adresinde faaliyette bulunduğuna dair bilgi ve belge de bulunmamaktadır. Ayrıca, borçlu şirket yetkilileri de haciz sırasında haciz mahallinde hazır bulunmamaktadır. Bu durumda, mülkiyet karinesi davacı üçüncü kişi yararınadır (İcra ve İflas Kanunu md. 97/a-Türk Medeni Kanunu md. 985). Yasal karinenin aksi davalı alacaklı tarafça kesin ve inandırıcı  delillerle kanıtlanabilir. Bu yönde hiçbir kanıt ortaya konmamıştır. Borçlu  şirketin, davacı üçüncü kişi şirketin ortağı olması haczedilen malların borçlu şirkete ait olduğunu göstermez. Hal böyle olunca, davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. 
    O halde, davacı  üçüncü kişinin bu yönleri amaçlayan  temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya  (3.kişi) iadesine,  10.04.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi. 

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.