20. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2885 Karar No: 2016/3765 Karar Tarihi: 31.03.2016
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/2885 Esas 2016/3765 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2016/2885 E. , 2016/3765 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R Davacı vekili 21/10/2013 hâkim havale tarihli dilekçe ile, ... ilçesi 14.04.1989 tarih 17 sıra numaralı tarla vasfındaki taşınmazın tapuda vekil edenin malik olduğu, 1999 yılında yörede yapılan arazi kadastro çalışmalarında dava konusu taşınmazların 389 ada 156 ve 226 parsel numarasıyla ... adına tespit edildiği ve tapuya kaydedildiği, davacı vekil eden tarafından 14.04.1989 tarih 17 sıra numaralı tapu kaydına dayanılarak tapu iptali ve tescil davası açlıdığı, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin .../... E. - .../... K. sayılı dava dosyası ile açılan davanın hak düşürücü sürenin geçtiğinden bahisle reddine karar verildiği, bu karara karşı temyiz ve karar düzeltme yollarına gidildiği, karar düzeltme talebinin reddine dair kararın 24/10/2012 tarihinde tebliğ edildiği belirtilerek fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak üzere 10.000.-TL tazminatın davalıdan alınarak müvekkile verilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının açtığı tapu iptali ve tescil davasının 10 yıllık hak düşürücü süre nedeniyle ret edildiği ve bu kararın onanarak kesinleştiği, dava tarihi itibariyle kanunda öngörülen hak düşürücü süre geçtiğinden davacılar lehine mülkiyet hakkının doğmayacağı, buna bağlı olarak tazminat talep edilemiyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı gerçek kişi vekili tarafından esasa ilişkin olarak temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat istemine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve çekişmeli taşınmazların kadastro tutanaklarının 05/02/1999 tarihinde kesinleştiği, davanın ise 21/10/2013 tarihinde açıldığı gözönüne alandığında, 10 yıllık genel zamanaşımı süresinin geçtiği anlaşıldığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının davacı ..."e yükletilmesine 31/03/2016 tarihinde oy birliği ile karar verildi.