15. Ceza Dairesi 2015/175 E. , 2018/352 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık ... hakkında beraat, sanık ... hakkında özel belgede sahtecilik suçundan TCK 207/1, 62, 53 ve CMK 231. maddeleri gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması, nitelikli dolandırıcılık suçundan TCK 158/1-d, 62, 52 ve 53. maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat hükmü sanık ... müdafii tarafından vekalet ücreti ile sınırlı olarak temyiz edilmekle, sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmü ile özel belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar ise sanık ... tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1) Sanık ... hakkında, özel belgede sahtecilik suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 5271 sayılı CMK"nın 231/12 maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna tabi bulunduğu, sanık ... hakkında tesis edilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına, sanığın yaptığı itiraz üzerine İzmir 4. Ağır Ceza Mahkemesi"nin yaptığı inceleme sonucunda verdiği ret kararı ile verilen hükmün kesinleştiği anlaşıldığından, sanık ...’in temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2) Sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık ve özel belgede sahtecilik suçundan verilen beraat hükümlerine yönelik vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde,
Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık ...’nin yararına, hazine aleyhine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13/5.maddesi gereğince, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasına “Beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık yararına, hazine aleyhine, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/5.maddesi gereğince, 2.640 TL maktu vekalet ücreti tayin edilmesine” şeklindeki bendin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
3) Sanık ... hakkında, nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik yapılan temyiz başvurusunun incelenmesinde;
Avea’nın alt bayisi olan sanık ...’in, müşteki ...’un sürücü belgesini kullanarak müşteki adına telefon hat abonelik sözleşmesi tanzim ettiği ve müşteki adına açtırılan bu telefon hattına ilişkin Avea tarafından gönderilen faturaları ödemediği, sanığın bu surette nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia ve kabul olunan somut olayda,
Sanığın tüm aşamalardaki “Avea bayisi olduğunu, abonelik sözleşmelerinin yanında çalışan elemanlar tarafından yapıldığını, kendisinin abonelik sözleşmesi yapmadığına yönelik istikrarlı savunmaları ile temyiz dilekçesinde bu hattın yanında çalışan ... isimli kişi tarafından çıkartılmış olabileceğini belirtmesi ve Avea’dan gelen yazı içeriğinde suça konu telefon hattı ile her hangi bir görüşmenin yapılmadığının belirtilmiş olması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer bırakmayacak şekilde tespiti bakımından, abonelik sözleşmesinin yapıldığı tarih olan 28/11/2010 tarihinde sanığın bayisinde daimi ve geçici olarak çalışan elemanları ile yine sanığın temyiz dilekçesinde belirttiği ...’ün tespiti ile tanık sıfatıyla olaya ilişkin beyanlarının alınması, yazı ve imza örneklerinin temini ile suça konu abonelik sözleşmesi üzerindeki yazı ve imzaların bu kişiler eli ürünü olup olmadığı hususunda bilirkişi incelemesi yapılması ve toplanan tüm delillerin sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinin gerektiği gözetilmeden eksik incelemeyle yazılı şekilde sanık hakkında mahkumiyet hükmü verilmesi,
Kabule göre de,
Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle fazla adli para cezası tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.