16. Hukuk Dairesi 2020/9164 E. , 2021/1121 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
...
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, ...,... Köyü çalışma alanında bulunan 105 ada 23, ...,... ada 97, 108, 142 ada 4, 152 ada 10, 15, 157 ada 7 parsel sayılı yüzölçümleri tutanaklarında yazılı taşınmazlar, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle, ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., miras yoluyla gelen hakka dayanarak, tapu iptal ve miras payı oranında adına tescili istemiyle dava açmış, yargılama devam ederken ıslah dilekçesiyle, taşınmazların murisi ..."in mirasçıları adına tescilini talep etmiş ve terekeye temsilci olarak atanmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacının çekişmeli 117 ada 233 ve 247 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin açmış olduğu davanın kabulü ile davalı ... adına olan tapu kaydının iptaline, muris ... mirasçıları adına Göynük Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 16.07.2007 tarih 2007/108 Esas-2007/107 Karar sayılı veraset ilamındaki mirasçıları adına miras payları oranında tapuya tesciline, çekişmeli 105 ada 23, 116 ada 3, 117 ada 284, 122 ada 28, 124 ada 97, 108, 142 ada 4, 152 ada 10, 15, 157 ada 7 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin açılan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dava konusu 117 ada 233 ve 247 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, temyiz itirazlarının reddiyle bu parseller hakkındaki usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- Dava konusu 117 ada 284, ...,... ada 15 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Mahkemece, mahalli bilirkişi ve tanıklar tarafından çekişmeli iş bu taşınmazları davacının murisi ... tarafından satın alındığı beyan edilmiş ise de, taşınmazların 30.12.1985 ve 29.08.1977 tarihli senetlerle davalı ..."e satıldıkları ve zilyetliklerinin de devredildiğinin anlaşıldığı, bunun aksinin ancak senetle ispat edilebileceği ve davacı tarafından bu kapsamda delil ileri sürülemediği kabul edilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmiştir. Dosya arasında bulunan Göynük Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2008/40 Esas sayılı dosyası incelendiğinde, davanın taraflarının ve dava konusu taşınmazların aynı olduğu, iş bu dava dosyası ile davacı ..."ın, murisi ..."den intikal eden dava konusu taşınmazlardaki miras payının adına tescili istemiyle dava açtığı ve yargılama neticesinde Mahkemece, taşınmazların davacının murisi ..."den intikal ettiği kabul edilerek, terekeye karşı 3. kişi konumunda bulunan davalı ... aleyhine davacı tarafından tek başına dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği ve bu kararın Yargıtay 8. Hukuk Dairesi"nce onanarak kesinleştiği anlaşılmaktadır. Buna göre, dava konusu taşınmazların, Göynük Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2008/40 Esas sayılı dosyası ile muris ..."den intikal ettiği kabul edildiği halde, temyiz incelemesine konu dosyamızda davalı ..."in satın aldığı taşınmazlar olduğu kabul edilmek suretiyle, taşınmazların evveliyatları hususunda çelişki oluşturulmasına rağmen mahkemece söz konusu bu çelişki usulünce giderilmemiştir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, anılan çelişkinin giderilebilmesi ve sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için yerel bilirkişi, tüm senet tanıkları, taraf tanıkları ve uzman fen bilirkişisinin katılımı ile mahallinde yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte, dinlenecek bilirkişi ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmazların davacının murisi ..."den mi intikal ettiği yoksa davalı tarafından üçüncü kişilerden mi satın alındığı sorulmalı, davalı tarafından sunulan satış senetleri, mevki ve hudutları tek tek okunmak suretiyle taşınmazlara uygulanmaya çalışılmalı, taşınmazların ne zamandan beri, kim tarafından ve ne şekilde zilyet edildikleri maddi olaylara dayalı olarak ayrı ayrı sorulup saptanmalı, beyanlar arasında çelişki oluştuğu takdirde yüzleştirme yapılmak suretiyle çelişkinin giderilmesine çalışılmalı; çelişkinin giderilememesi halinde hangi beyana hangi nedenle üstünlük tanındığı gerekçeli kararda tartışılıp açıklanmalı; fen bilirkişisinden, keşfi takibe imkan verir, satış senetlerinin ve komşu parsellere ilişkin tespit tutanakları ile varsa dayanaklarının uygulanmasını gösterir, denetime elverişli rapor alınmalı ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece belirtilen şekilde araştırma yapılmaksızın eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı ..."in temyiz itirazları açıklanan nedenle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
3- Dava konusu 105 ada 23, 116 ada 3, 122 ada 28, 124 ada 108, ...,... ada 7 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, bu taşınmazların kök muris ..."den intikal ettiği kabul edilmiş, ancak davacı ..."ın, muris 1933 doğumlu ..."in terekesine temsilci olarak atanması suretiyle taşınmazların bu terekeye dönmesinin talep edilmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Davacı, taşınmazların murisi ... oğlu ..."den intikal ettiği iddiasına dayanarak, miras payı oranında adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sonucu taşınmazın tamamı ..."e ait olmadığı anlaşılmış ise de, adı geçen ..."ın kök muris ..."in oğlu olması nedeniyle miras payının bulunduğu kuşkusuzdur. "Çoğun içinde az da vardır" ilkesinden hareketle başlangıçta ... terekesine karşı 3. kişi konumunda olmakla beraber babası ..."in yargılama sırasında 03.03.2015 tarihinde ölmüş olması nedeniyle, davalı ..."in de kök muris ..."in mirasçısı haline geldiği göz önüne alındığında, davanın kök muris ... mirasçıları arasında görülen paya yönelik tapu iptali ve tescil davasına dönüştüğünün kabulü gerekir.
Hal böyle olunca; Mahkemece, kök muris ..."den davacının murisi ..."e intikal eden miras payı yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmiş olması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.02.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.