15. Ceza Dairesi 2017/2607 E. , 2018/334 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 158/1-d-i, 35, 62, 50/1-a, 52 maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen sanık ... ile birlikte hareket ederek, borçlusu müşteki ..., kefili ise müşteki ..."in olan 20.000 TL bedelli ve üzerinde "senet teminat senedidir. Ticari bir amacı yoktur. Borç senedi değildir. Çocuğumun işe alınmasından dolayı verilmiştir." şeklinde şerh kısmının bulunduğu teminat senedini aldıkları, ancak senedin teminat şerhini içeren senedi kesmek suretiyle, ... tarafından icra takibi başlatıldığı, böylece sanığın müşterek fail sıfatıyla nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediği iddia edilen olayda; sanık savunmaları, müştekilerin beyanı, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; sanığın nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Sanık hakkında resmi belgeyi bozmak, yok etmek veya gizlemek suçundan da kamu davası açıldığı halde, belirtilen suçtan hüküm kurulmadığı anlaşılmış olup, zaman aşımı süresi içerisinde mahkemece bu hususta bir karar vermesi mümkün görülmüştür.
5237 sayılı TCK’nın 158/1-i bendinin uygulanabilmesi için failin serbest meslek mensubu olması ve dolandırıcılık suçunu da mesleği gereği kendisine duyulan güveni kötüye kullanmak suretiyle işlemesi gerektiği gözetilmeyerek, ayrıca 5237 sayılı TCK’nın 158/1-i bendinin de uygulanması sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin herhangi bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 15/01/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.