Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Sanık hakkında hırsızlık suçundan temel ceza belirlenirken alt sınırdan hüküm kurulduğu halde, suçun gece vakti işlenmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesi uyarınca cezadan artırım yapılırken yeterli gerekçe gösterilmeden üst sınırdan artırım yapılması, yine aynı şekilde teşebbüs aşamasında kalan eylem nedeniyle meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı dikkate alınarak 5237 sayılı TCK’nın 35. maddesi gereğince sanığın cezasından hakkaniyete uygun makul bir indirim yapılması gerekirken, (1/4) oranında indirim yapılması, 2-Konut dokunulmazlığını ihlal suçunun gece işlenmesi nedeniyle TCK’nın 116/4 maddesi ile uygulama yapılması gerekirken uygulama yeri olmayan TCK’nın 143.maddesi uygulanmak suretiyle ceza arttırımı yapılması, 3-Suçun birde fazla kişiyle işlendiğinin anlaşılması karşısında sanık hakkında TCK’nın 119/1-c.maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 26/12/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.