11. Hukuk Dairesi 2015/12977 E. , 2016/6598 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14/07/2015 tarih ve 2014/1322-2015/1620 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 14.06.2016 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı şirketin ortağı olduğunu, şirketin sermayesinin 100 paya ayrıldığını, 10 payın müvekkillerini ait olduğunu, şirket yetkilisinin talebe rağmen zorunlu genel kurul toplantısını yapmadığını, faaliyet raporu ve şirketin gelir ve gider hesaplarının ibra olmadığını, müvekkillerinin kâr paylarının ödenmediğini, şirket müdürünün şirketi kendi kişisel çıkarı için kullanarak şirketi kendisine 1.601,200 TL borçlu gösterdiğini, daha sonra yapılan genel kurulda müvekkillerinin taleplerinin kabul görmediğini, şirket sermayesinin 200.000 TL"den 500.000 TL"ye çıkarılmasına karar verildiğini, ortaklar arasında güvensizlik, ahenksizlik ve huzursuzluk doğduğunu belirterek müvekkillerinin ortaklıktan çıkmasına izin verilmesini, ayrılma ve kâr payının hesaplanarak müvekkillerine ödenmesine, aksi halde şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiş olup, harca esas değeri 356.614 TL olarak göstermiştir.
Davalı vekili, dava dilekçesinde şirketin değil ortağın hasım gösterildiğini, bu nedenle davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, davacıların taleplerinin haklı ve geçerli nedenlere dayanmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacıların şirketten çıkma istemlerinin yerinde olduğu, paylarına karşılık 524.177,54 TL ödenmesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kabulüne, davacıların ortaklıktan çıkmasına izin verilmesine, yukarıda anılan miktarın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dava, limited şirket ortaklığından çıkmaya izin verilmesi ve ayrılma payının tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davacılar karar tarihinden sonra 25.02.2016 tarihinde hisselerinin tamamını davalı şirket ortaklarına devrederek ortaklıktan ayrılmış ve aynı tarihli ortaklar kurulu ile devrin pay defterine işlenmesine karar verilmiş, taraf vekilleri davacıların ortaklıktan ayrıldığını, belirterek dilekçe sunmuşlardır.
Bu durumda, davacıların şirket hisselerinin devrine ilişkin sözleşmeler ve ortaklar kurulu nazara alınıp, davaya konu taleplerin mevcut duruma göre aktif dava ehliyetlerinin devam edip etmediğinin mahkemece değerlendirdilmesi için, kararın bozulması gerekmiştir.
3- Bozma neden ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacılardan alınıp davalıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 14/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.