Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2082
Karar No: 2019/4313
Karar Tarihi: 12.09.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/2082 Esas 2019/4313 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2017/2082 E.  ,  2019/4313 K.

    "İçtihat Metni"


    Taraflar arasındaki asıl tazminat ve karşı alacak davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükümlerin asıl davacı (temlik alan) vekilince ve davalı-karşı davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgilere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı-karşı davacı vekili Av. ... gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onun yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve asıl davacı (temlik alan) vekilince verilen temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacı vekili, davacı ile davalı arasında yapılan sözleşmeler gereği davalının teslim etmesi gereken malı eksik teslim ettiğini iddia ederek yoksun kalınan kar olarak 390.599,33 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Yargılama aşamasında asıl davaya konu alacak ... tarafından temlik alınmıştır.
    Davalı-karşı davacı vekili, davacının iddialarının yerinde olmadığını savunarak asıl davanın reddini istemiş, karşı dava olarak ise, daha önce akdedilen farklı bir sözleşme gereği asıl davacıya mutabakata varılan fiyat üzerinden teslim edilen ürün için kesilen fatura bedelinin ödenmeyerek iade edildiğini iddia ederek 150.993,56 USD’nin 30.07.2012 tarihinden itibaren USD’ye uygulanacak en yüksek faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davacı-karşı davalı vekili, karşı davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, asıl davanın konusunun üç ayrı satış sözleşmesinden doğan ürün teslimine ilişkin olduğu, bu satış sözleşmelerinde hangi ürünün, hangi fiyatla satılacağının, ödeme ve teslimin ne şekilde yapılacağının belirlendiği, sözleşmelerde yer alan % 10 opsiyonun eksik veya fazla mal teslimi hususunda satıcıya tanınan bir hak olarak yorumlandığı, bu bağlamda davalının asıl davaya konu sözleşmeler bağlamında 1.275.360 kg yem-mısır glüteni ve 1.350.000 kg yem-damıtılmış mısırı eksik teslim ettiği, davacının 10.08.2012 tarih ve 22785 sayılı ihtarnamesi ile ürünün en geç üç gün içinde teslimini, aksi halde akdin ifasından vazgeçerek tazminat talep edeceğini bildirdiği, davacının eldeki asıl davada müspet zararını talep ettiği, talep edebileceği zararın TBK’nın 213. maddesinde düzenlendiği, buna göre davacının teslim edilmeyen malı başka bir yerden temin etmesi halinde aradaki müspet farkı isteyebileceği, ancak eldeki somut davada davacının dava dışı üçüncü bir şirketten dava konusu sözleşmeler dışında mısır kepeği aldığı, yem-mısır glüteninin teslimi hususunda ise davalıya 10.08.2012 tarihli ihtarla 21.08.2012 tarihine kadar yeni bir atıfet süresi tanıdığı, bu sebeple zararının bulunduğu yönündeki iddiasına itibar edilmediği, sözleşmeye konu ürünlerin borsada kayıtlı ürünler olmaması sebebiyle soyut yöntemle de hesaplama yapılamadığı, yine davacının sözleşme konusu ürünlerin piyasa fiyatları konusunda bir ispat faaliyetine girişmediği, bu çerçevede alacağını ispat edemediği, karşı dava bakımından ise, karşı davacının Kasım 2010 döneminde doğan alacağını Temmuz 2011 döneminde yapılan hesap mutabakatında saklı tutmadığı, bir nevi davacı-karşı davalıyı zımni olarak ibra ettiği gerekçesiyle asıl ve karşı davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    (1)Davalı-karşı davacı vekiline mahkemenin gerekçeli kararı 13.01.2017 tarihinde, davacı (temlik alan) vekilince verilen temyiz dilekçesi ise 07.02.2017 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı-karşı davacı vekili karşı davada verilen hükme yönelik temyiz dilekçesini gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde vermediği gibi, davacı (temlik alan) vekilince verilen temyiz dilekçesinin tebliğ tarihinden itibaren katılma yolu ile temyiz süresi olan 10 gün içinde de vermemiştir. Bu sürelerin geçmesinden sonra 20.02.2017 tarihinde temyiz dilekçesini sunmuş olup, süresinden sonra yapılan temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve ¾ Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca, Yargıtay tarafından da karar verilebileceğinden, davalı-karşı davacı vekilince süresinden sonra yapılan temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
    Asıl dava, sözleşme konusu malların süresinde eksiksiz teslim edilmediği iddiasına dayalı tazminat, karşı dava ise faturaya dayalı olarak açılan alacak davasıdır. Asıl dosya davacısı ... Gıda Dış Tic. Ltd. Şti. asıl davaya konu alacağını yargılama aşamasında ...’a temlik etmiştir. Bu sebeple asıl davada davacı sıfatı ...’a aittir. Ancak karşı davada davalı sıfatını halen ... Gıda Dış Tic. Ltd. Şti. taşımaktadır. Dava dosyasındaki bu durum karşısında ... Gıda Dış Tic. Ltd. Şti.’nin gerekçeli karar başlığında ve hüküm fıkrasında karşı davalı olarak gösterilmemiş olması doğru değil ise de, bu husus mahallinde düzeltilebilecek bir maddi hata olduğundan, verilen hükmün sonucuna etkili bulunmadığından ve karşı davada verilen hüküm davalı-karşı davacı vekilince süresinde temyiz edilmemiş olduğundan bozma nedeni yapılmamıştır.
    (2) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davacı (temlik alan) ... vekilinin asıl davaya yönelik yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıdaki (1) nolu bend uyarınca davalı-karşı davacı vekilinin temyiz isteminin süre yönünden REDDİNE, (2) nolu bendde açıklanan nedenlerle asıl davaya yönelik mahkemece kurulan hükmün ONANMASINA, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde davalı-karşı davacıya iadesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 12/09/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi