15. Ceza Dairesi 2017/31663 E. , 2018/269 K.
"İçtihat Metni" Dolandırıcılık suçundan şüpheliler ..., ..., ... ve ... haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda Mersin Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 15.02.2017 tarihli ve 2016/44451 soruşturma, 2017/4713 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik şikayetçi vekili tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Mersin 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 15.03.2017 tarihli ve 2017/1017 değişik iş sayılı kararı aleyhine yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 25.07.2017 gün ve 94660652-105-33-3660-2017 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08.08.2017 gün ve 2017/47294 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda, kardeş olan şüpheliler ... ve ..."ün emlakçılık yaptıkları, şüpheli ..."nın ise inşaat alanında faaliyet gösteren ... Yapıları İnş. Firmasının yetkilisi olduğu, şüpheli ... ile Mersin Yenişehir ... pafta, ... ada ... parselde kayıtlı arsa üzerine inşa edilecek yapıdan 2 adet mesken niteliğindeki bağımsız bölümün satışıyla ilgili müşteki ... ile gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi tanzim ettikleri, sözleşmeye istinaden müştekinin ödemelerde bulunmasına rağmen, şüphelilerin arsa sahibi ile aralarında çıkan sorunlar sebebiyle inşaata devam edemeyeceklerini belirtmeleri üzerine müştekinin şüphelilerin birlikte hareket ederek kendisini dolandırdıklarından bahisle şüpheliler hakkında şikayette bulunulması üzerine, soruşturma konusu olayın taraflar arasındaki satış vaadi sözleşmesine dayalı hukuki ihtilaf niteliğinde olduğu ve doladırıcılığın yasal unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle şüpheliler hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, gayrimenkul satışı vaadi sözleşmesinde, arsanın malikinin şüpheli ... olduğu belirtilmesine rağmen söz konusu taşınmazın tapu kayıtlarında ... Tic. Ltd. Şirketi adına olduğu ve taşınmazda kat irtifakı tesis edildiğinin anlaşılması karşısında, şüphelilerin uyuşmazlığa konu arazi üzerinde hak sahibi oldukları veya buraya inşaat yapmaya yetkili kılınan arsa sahibi ile sözleşme yaptıklarına ilişkin belgeler ve bilgilerin toplanması arsanın tapuda kayıtlı bulunan malikinin yetkililerin tespiti ile ifadesinin alınması gerektiği gözetilmeksizin, eksik soruşturmaya ve değerlendirmeye dayalı verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik yapılan itirazın belirtilen gerekçelerle kabulü yerine yeterli ve yasal gerekçe göstermeksizin reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görülmekle, Mersin 3. Sulh Ceza Hâkimliğinin 15.03.2017 tarih ve 2017/1017 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin itiraz merciince yerine getirilmesine, 15.01.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.